11. Hukuk Dairesi 2016/5932 E. , 2016/6499 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14.10.2015 tarih ve 2015/40-2015/40 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili hakkında 14.10.2015 tarih 2015/40 D.İş esas-karar sayılı ilam ile ihtiyati haciz kararı verildiğini, HMK"nın 397. maddesinde ihtiyati tedbiri tamamlayan işlerin düzenlendiğini, bu düzenleme uyarınca dava açılmadan önce ihtiyati tedbir kararı verilmesi halinde tedbir talep edenin bu kararın uygulamasını takip eden tarihten iki hafta içinde esas hakkındaki davanın açılmak zorunda olduğunu, alacaklı tarafından bu sürelerde dava açılmadığını ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili, itiraz eden vekilince ileri sürülen hususların İcra Mahkemeleri nezdinde dinlenilecek hususlar olduğunu, kaldı ki bu yöndeki itirazın ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2016/70 esas 2016/95 karar sayılı ilamıyla reddedildiğini, aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen borçlu tarafından daha öncesinde ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğini, mahkemece duruşma açılıp itirazın değerlendirilerek 18.1.2016 tarihli karar ile itirazın reddedildiğini, bu nedenle yapılan itirazın mükerrer olduğunu, yapılan itirazın 7 günlük yasal süre dahilinde olmaması nedeniyle de reddinin gerektiğini, mahkemece verilen ihtiyati haciz kararı uyarınca ... 22. İcra Müdürlüğü"nün 2015/15409 sayılı takip dosyasında ilamsız takibe başlanıldığını, borçluya gönderilen ödeme emrine itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiğini, itiraza gerekçe gösterilen HMK"nın 397. maddesinin ihtiyati tedbirle alakalı olduğunu, ihtiyati hacize uygulanamayacağını savunarak talebin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, İİK"nın 264. maddesindeki düzenleme uyarınca ihtiyati haczin kaldırılması koşulları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili temyiz etmiştir.
Talep, ihtiyati hacze itiraz istemine ilişkindir.
İİK"nın 265. maddesi uyarınca borçlu, kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Somut olayda, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu tarafından alacaklıların murisinin öldürüldüğü iddia edilerek açılacak tazminat davası sonucunda hükmedilecek tazminat alacağının tahsili için ihtiyati haciz isteminde bulunulmuş mahkemece bu borçlunun gıyabından ihtiyati hacze karar verilmiştir. Borçlu vekilince bu karara 09.11.2015 tarihinde itiraz edilmiş, mahkemece yapılan yargılama neticesinde 18.01.2016 tarihli karar ile ihtiyati hazce itirazın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu karar sonrasında borçlu vekilince 16.02.2016 tarihli dilekçeyle HMK"nın 397. maddesi gerekçe gösterilerek ikinci kez itiraz olunmuştur. Ancak; yukarıda bahsi geçen İİK"nın 265. maddesi uyarınca ihtiyati hacze yapılan ikinci itirazın dinlenilebilirlik koşulları bulunmadığı gibi itiraz gerekçesinde dayanak yapılan ve esasında başka bir hukuki müessese olan ihtiyati tedbire dair düzünlemeler içerir HMK"nın 397. maddesinin de somut olaya uygulanma kabiliyeti bulunmamaktadır. Bu durum karşısında mahkemece ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin itirazın bu gerekçelerle reddi gerekirse de sonucu itibariyle doğru olan yerel mahkeme kararının, HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.