22. Hukuk Dairesi 2017/18656 E. , 2018/26307 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılılardan Sağlık Bakanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bakanlığa bağlı ... Devlet Hastanesinin temizlik hizmetlerini üstlenen yüklenici firmalar bünyesinde 15.08.2007-12.08.2013 arasında temizlik elemanı olarak çalışmakta iken yaşlılık aylığına hak kazandığından dolayı emeklilik nedeniyle iş akdini feshettiğini, müvekkiline fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı ile birkısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Bakanlık vekili, müvekkilinin talep konusu alacaklardan sorumluluğunun bulunmadığını, taşeron firmların sorumlu olduğunu, sunulan puantajlar incelendiğinde haftanın 5 günü çalışıldığı ve fazla mesai yapıldığı aylarda karşılığı ücretlerini aldığını, yıllık izinlerinin tamamını kullandığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, husumet itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı Bakanlık vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Aynı ilkeler, ulusal bayram ve genel tatil alacağının ispatı bakımından geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının işyerinde fazla çalışma yaptığı ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığı iddialarına ilişkin olarak işyeri kaydı mevcut olmayıp dinlenen davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilerek fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, davacı tanıklarının dinlendikleri tarihte davacı ile aynı mahiyette davalarınınn bulunduğu kendi beyanları ile sabit olup; davacı ile menfaat birliği içerisinde oldukları anlaşılmakla salt husumetli tanık beyanlarıyla söz konusu çalışmaların kanıtlandığı kabul edilerek hüküm tesis edilmesi isabetli olmamıştır. Hal böyle olunca fazla çalışma yaptığı ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığı sabit olmayan davacının söz konusu taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, 05.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi