Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/20630
Karar No: 2008/5537

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/20630 Esas 2008/5537 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/20630 E.  ,  2008/5537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Orhangazi Asliye Hukuk (İş)Mahkemesi
    TARİHİ : 04/07/2007
    NUMARASI : 2005/489-2007/340
     
    Davacı,  murisinin iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1 -HUMK"nun 427. maddesindeki parasal sınırları  değiştiren 5219 sayılı Yasa"nın 2/c maddesi ile 21.7.2004 tarihinden itibaren verilecek kararlarda 40.000.000 TL olan  kesinlik  sınırı 1.000.000.000 TL’ye (1.000,00-YTL) çıkarılmıştır. Diğer bir deyişle 21.7.2004 tarihinden itibaren verilen kararların temyiz edilebilmesi  için hüküm altına alınan miktarın 1.000.000.000.TL (1.000,00-YTL)’yi geçmesi gerekir.
    HUMK’na 5236 sayılı Yasa"nın 19.maddesi  ile eklenen Ek-4.maddeye göre ise “Görev, kesin hüküm, istinaf, temyiz, Yargıtay’da duruşma, senetle ispata ve sulh mahkemelerindeki taksim davalarında muhakeme usulünün belirlenmesine ilişkin maddelerdeki parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilân edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on milyon lirayı (10,00-YTL) aşmayan kısımları dikkate alınmaz.”
    20.12.2006 Gün ve 26382 sayılı Resmi  Gazetede ilan edilen  Maliye Bakanlığı’na ait 364 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde,  2007 yılı için belirlenen yeniden değerlendirme oranı % 7,8 olarak öngörülmüştür. Buna göre, 2007 yılında mahkemelerce verilecek  kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin  1.170.00. YTL.’sini geçmesi gerekir.
    İnceleme konusu karar,bu tarihten sonra verilmiş  ve ihtiyari dava arkadaşı olan  kardeş  N.D. için tespit edilen tavan zarar 307,75-YTL ve hükmedilen 290,97-YTL maddi tazminat ve  kardeş M. D. için hükmedilen 36,63-YTL maddi tazminata ilişkin  hüküm kesin nitelik taşıdığından  1.6.1990 gün  ve 1989/3 E. 1990/4 K. Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı da  göz önünde tutularak davalının anılan davacılar bakımından mahkemece verilen maddi tazminata ilişkin hükme yönelik temyiz dilekçesinin kararın kesinlik sınırları içinde kalması nedeniyle reddine,
    2.Hak sahiplerinden davacı annenin  Sosyal Güvenlik Kurumu aleyhine açmış olduğu dava sonucunda, 506 Sayılı Kanunun 24.maddesi gereğince ölen işçinin annesine sağlığında sürekli ve düzenli olarak bakmadığı, giderek annenin bakıma muhtaç olmadığı ve eşinden Bağ-Kur"dan ölüm aylığı aldığı gerekçesiyle kurumca gelir bağlanması gerektiğinin tesbitine yönelik istemin reddedildiği ve red kararının kesinleştiği Bursa 2.İş Mahkemesinin 03.05.2007gün 2006/542. Esas, 2002/256 sayılı Karar içeriğinden anlaşılmaktadır.
    Öte yandan davacı babanın da Bağ-Kur emeklisi olduğu  için SSK’dan gelir bağlanmadığı SSK’nun 19.03.1998 tarihli yazlıları ile mahkemeye bildirildiği  aksinin isbatı yönünde bir karar alınmadığı görülmüştür
    Bu durumda, hak sahipleri anne ve babanın  zararlandırıcı sigorta olayı sonucu ölen çocuğun bakımına muhtaç olmadıkları, giderek bakım ihtiyaçlarının bulunmadığı ölen çocuğunda sağlığında anne ve babasına sürekli ve düzenli olarak bakmadığı, kesinleşen yargı kararı ile saptanmış bulunduğundan, haksahiplerinin destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkına sahip olmadıkları açık-seçiktir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın davacı anne ve babanın maddi tazminat istemlerinin  kabulüne karar verilmesi  usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalının  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ; Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,  8.4.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi