1. Hukuk Dairesi 2016/6599 E. , 2016/11059 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteğine ilişkindir.
Davacı, 8645 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 18/03/2010 tarihinde 426/1332 pay satın alarak paydaş olduğunu, taşınmazın tamamının davalılarca kullanıldığını, kendisinin kullanımının engellendiğini, açtığı ortaklığın giderilmesi davası sonucu ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiğini ileri sürerek payını edinme tarihinden itibaren toplam 12.000 TL ecrimisilin davalılardan hisseleri oranında faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ... ve ....ydaşların her birinin taşınmazı kullandıklarını, davacının kullanımını engellemediklerini belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalılar ... ve .... ise usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen herhangi bir savunma getirmemişlerdir.
Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine ilişkin kararın 26/11/2012 tarihinde kesinleştiğini, sözü edilen davanın davalılarının dahi kesinleşen karar kapsamında satış talebinde bulunma hak ve yetkilerinin mevcut olduğu, intifadan men koşulunun gerçekleşmediği, davacının ecrimisil davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman ecrimisil istiyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.
./..
Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.
Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı).
Somut olaya gelince paydaşlar arasında açılan ortaklığın giderilmesi davasının kabulle sonuçlandığı ve kararın kesinleştiği gözetildiğinde intifadan men koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Öte yandan açılan dava sonucu ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi taşınmazdan yararlanamayan paydaşın ecrimisil istemesine engel teşkil etmez.
Hâl böyle olunca, yukarda belirtilen ilkelere ve somut olaya göre inceleme yapılıp dava konusu taşınmazda davacının kullandığı veya kullanabileceği yer bulunup bulunmadığının saptanması, kullandığı veya kullanabileceği yer yok ise davacının taşınmazı edinme tarihi ve ortaklığın giderilmesi dava tarihi de gözetilerek isteyebileceği ecrimisil miktarının belirlenmesi, toplanan ve toplanacak delillere göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.
Davacı vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün belirtilen nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.