Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2583
Karar No: 2021/1128
Karar Tarihi: 12.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/2583 Esas 2021/1128 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/2583 E.  ,  2021/1128 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Davacı ..., ...,... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1967 yılında yapılan kadastro sırasında devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olması nedeniyle tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, 21.08.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 6.094,87 metrekarelik taşınmazın TMK"nın 713/6. maddesi gereğince davalı Hazine adına tarla vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. 17 ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713. maddeleri uyarınca tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde dava tarihi itibariyle davacının 20 yıllık kesintisiz zilyetliğini ispatlayamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; Mahallinde yapılan keşif sırasında Mahalli Bilirkişi dinlenmediği gibi ziraatçi bilirkişi tarafından taşınmazın üzerinde uzun yıllar tarımsal faaliyetin bulunduğu belirtilmiş olmasına karşın soyut nitelikteki tanık beyanları ile ziraat raporu birbiriyle çelişir durumdadır. Bu beyan ve raporların ne şekilde davacı aleyhine değerlendirildiği hüküm yerinde tartışılıp değerlendirilmediği gibi; zirai bilirkişi raporu, taşınmazın ne zamandan beri hangi tasarruflarla kullanıldığı hususlarının belirlenmesi bakımından soyut olup 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, diğer yandan dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarının getirtilerek stereoskop aleti ile incelenmesi gerekirken, sadece 1958 tarihli hava fotoğrafları üzerinde inceleme ile yetinildiği gibi, belirtilen tarihlere ilişkin taşınmazı kapsayan hava fotoğrafları bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    O halde; mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 1 orman, 2 jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, davaya konu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, önceki tarihli bilirkişi raporu da irdelenmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümleri üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olup olmadığını ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi belirtir nitelikte, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, dava konusu taşınmazı gösterir ve keşfi takibe elverişli ayrıntılı rapor ve kroki düzenlemesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişilerinden, hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak, taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, orman bilirkişisinden, çekişmeli taşınmazın varsa kesinleşmiş orman tahdit hattının kapsamında kalıp kalmadığı, orman ya da orman içi açıklık vasfı taşıyıp taşımadığı ve ormandan açılıp açılmadığı hususlarında bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; çekişmeli taşınmaz ve çevresinde bulunan taşınmazların nitelikleri hususlarındaki mahkeme hakiminin gözlemi keşif zaptına aynen yansıtılmalı; keşifteki tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, teknik bilirkişi tarafından düzenlenen koordinatlı kroki Kadastro Müdürlüğüne gönderilerek tescili istenilen yerin daha önce tapuya tescil edilmiş olup olmadığı sorulmalı, ayrıca yöntemine uygun şekilde TMK"nın 713/4. ve 5. fıkraları gereğince yapılması zorunlu yasal ilanlar da yaptırılmak suretiyle bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, dava konusu taşınmaz bölümünde davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek, sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi