Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/12686
Karar No: 2008/6189
Karar Tarihi: 21.4.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/12686 Esas 2008/6189 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/12686 E.  ,  2008/6189 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Isparta İş Mahkemesi
    TARİHİ : 14/03/2007
    NUMARASI : 2006/94-2007/184

    Davacı, Bağ-Kur"un 7.2.2006 tarihli işleminin iptali ile Bağ-Kur sigortalısı olmadığınının ve prim borcu bulunmadığının tespitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici  sebeplere göre, davalılardan SGK vekilinin vekaletnamede yetkisi bulunmaksızın, Kurumca"da izin verilmeksizin temyizden vazgeçmesi, Mahkemenin de bu hususları dikkate almaksızın temyizden vazgeçmeyi uygun görerek karar vermesi doğru görülmediğinden davalı Kurum yönünden de temyiz incelemesi yapılarak davalı SGK vekilinin tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Davacı 4.11.1983 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalılığının sona ermesi gerektiğinin tesbiti ile 25.009,86 YTL prim borcunun iptalini talep etmiştir.
    Davacının, 20.4.1982 tarihinde terzilik işinden Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, vergi kaydının 2.6.1981-4.11.1983 ve 13.11.1989-18.1.2006 tarihleri arasında, oda kaydının 31.12.1998-9.2.2006 tarihleri, sicil kaydının ise 28.6.1993-1.3.2006 tarihleri arasında bulunduğu, Kurumun davacıyı kayıtları itibariyle 20.4.1982-4.11.1983 ve 31.1.1991-18.1.2006 tarihleri arasında sigortalı olarak kabul ettiği, 9.2.2007 tarih 82193 sayılı Kurum yazısı ve 6.3.2006 tarihli hesap özetine göre davacının 20.4.1982-4.11.1983 tarihleri arasına ait prim borcunu 13.4.1992 tarihinde ödediği, 31.1.1991-18.2006 tarihleri arasındaki süre için prim ödemesinin bulunmadığı, bu döneme ilişkin 25.009.86 YTL"lik borcun ödenmesinin 7.2.2006 tarihli yazı ile Kurumca davacıdan talep edildiği ve davacının 1.6.1984-31.10.2005 tarihleri arasında aralıklı olarak devam eden SSK."na tabi 6268 günlük zorunlu ve isteğe bağlı hizmetinin bulunduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır.
    Sosyal Güvenlik sistemimizde çifte sigortalılığa yer verilmemiş olup çakışan sigortalılık olarak adlandırılan bir sigortalının aynı anda birden fazla Sosyal Güvenlik kurumuna tabi olması durumu, gerek yasalarda yer alan düzenlemelerle, gerekse Yargıtay İçtihatlarıyle zorunlu sigortalılıkların çakışması halinde önceden başlayıp devam eden sigortalılığa, isteğe bağlı sigortalılıkla zorunlu sigortalılığın çakışması halinde aslolan zorunlu sigortalılık olduğundan zorunlu sigortalılığa geçerlik tanınarak çözümlenmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2005/21-389-430 ve 2001/21-627-659 sayılı kararlarında da bu hususlar özellikle belirtilmiştir.
    Somut olayda davacının 3.11.1989-18.1.2006 tarihleri arasındaki kesintisiz vergi kaydı dikkate alındığında bu tarihler arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olması gerekmekte ise de, 25.9.1985 tarihinde önceden başlayan ve 30.1.1992 tarihine kadar aralıksız devam edegelen SSK sigortalılığına geçerlik tanınması zorunlu olup tekrar SSK sigortalılığının başladığı 1.4.1993 tarihine kadar arada boşluk bulunduğundan vergi kaydı itibariyle SSK sigortalılığının sona erdiği günü takip eden 31.1.1992 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalılığının başlayacağı ve aralıksız devam eden vergi kaydı esas alınarak önceden başlayan sigortalılık durumunda bulunduğundan davacının sonraki SSK sigortalı hizmetleri nazara alınmaksızın 31.1.1992-18.1.2006 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olması gerektiği, bu durumda Mahkemenin kararının gerekçesi eksik olup kararın sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak 1.3.2006 tarihinden yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın ek 19. maddesinde, bu Kanun veya 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ait prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığının durdurulacağı, prim borcunun bulunduğu sürelerin sigortalık süresi olarak değerlendirilmeyeceği ve bu sürelere ilişkin Kurum alacaklarının takip edilmeyeceği, Kurum alacakları arasında da yer verilmeyeceği belirtildiğinden en son 13.4.1992 tarihinde prim ödemesi bulunan ve yapılan tebligata karşılık prim ödemesinde bulunmayıp dava açarak prim borcunun iptalini isteyen davacı hakkında anılan Yasa maddesinin uygulanması gerektiği ortadadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2006/21-363-466 ve 2006/21-485-483 sayılı kararları da bu yöndedir.
    Yapılacak iş, 13.4.1992 tarihindeki prim ödemesinin 20.4.1982-4.11.1983 tarihleri arasındaki süreye ait olduğu ve bu tarihten sonra prim ödemesinin bulunmadığı Kurum kayıtlarından anlaşılan davacı hakkında 1479 sayılı Yasa"nın ek 19. maddesindeki koşulların oluştuğu açık olduğundan, 30.11.1983 tarihi itibariyle sigortalılığı durdurmak ve bu tarihten sonraki 31.1.1992-18.1.2006 tarihleri arasındaki süreye ilişkin prim borcunu iptal etmekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönün de tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi