Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/18218
Karar No: 2018/26486
Karar Tarihi: 06.12.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/18218 Esas 2018/26486 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı belediyenin zabıta müdürlüğünde büro personeli olarak çalıştığını ve haklı neden olmaksızın iş sözleşmesinin feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve diğer ödemelerin davalılardan tahsiline dair dava açmıştır. Davalılar, husumet itirazları ve muvazaa iddiası ile davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme, deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Davalılar temyiz etmiş ve Yargıtay tarafından kararın hüküm fıkrası ile gerekçesi arasında çelişki olduğu belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. ve 298. maddelerine göre, hüküm sonucunda isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında gösterilmesi gerekmektedir. Kararda yazılı biçimde karar verilmesi ve açıklık prensibinin gözetilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
22. Hukuk Dairesi         2017/18218 E.  ,  2018/26486 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İş Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı Belediyenin Zabıta Müdürlüğünde büro personeli olarak 01.04.2011-17.05.2014 tarihleri arası çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın işverence feshedildiğini, Belediye ve alt işverenler arasında muvazaa olduğunu beyanla kıdem tazminatı, ilave tediye hafta tatili, genel tatil, fazla mesai, yıllık ücretli izin alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalıların cevaplarının özeti:
    Davalı ... vekili, husumet itirazlarının bulunduğunu, davalı idarenin asıl işveren konumunda olmadığını, davacı ile idare arasında hizmet akdinin bulunmadığını, idare ile ihale alıcısı firmalar arasında muvazaa bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Ltd. Şti. vekili, davacının 01.04.2011 tarihinden itibaren diğer personeller gibi Zabıta Müdürlüğünde büro personeli olarak çalıştığını daha öncede aynı işte çalışmaya devam ettiğini, ihale edilen işin hangi şirkete verilirse verilsin ihale makamının emir ve talimatı çerçevesinde sürdürdüğünü, müvekkili şirketin işçiler üzerinde tam bir yönetim hakkının olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
    Kararın asli unsurlarından olan gerekçenin de hüküm fıkrasına uygun biçimde kararda yer alması gerekir. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 1991/7 esas; ve 1992/4 karar sayılı ve 10.04.1992 günlü kararı)
    Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki, dava içinden davalar doğar ve hükmün hedefine ulaşması engellenir. Kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz.
    Davanın reddine veya kabulüne dair karar tefhim edildikten sonra bundan dönülerek yeni ve bundan farklı bir hüküm kurulamayacağı gibi, gerekçeli kararın kısa karara uygun yazılması ve kısa kararla çelişik olmaması da gerekir. Aksinin kabulü mahkemelere güveni sarsacağı gibi Anayasa ve kanunlarda yer alan açık kurallara aykırılık oluşturur.
    Somut olayda, Mahkemece hükmün gerekçesinde davalı ... ile davacının nezdinde çalıştığı şirketler arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve davacının yaptığı işin mahiyeti gereği muvazaa iddiasının yerinde olmadığı kabul edildiği halde dava konusu ilave tediye alacağının kabulü ile davalılardan tahsiline hükmedilmiştir.
    Bu durumda, kararın açıklanan gerekçesi ile kurulan hüküm sonucu arasında çelişki bulunduğu belirgindir.
    Hal böyle olunca, Mahkemece HMK"nın 297 ve 298. maddelerinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 06.12.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi