Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/13338
Karar No: 2008/6634
Karar Tarihi: 28.04.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/13338 Esas 2008/6634 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/13338 E.  ,  2008/6634 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Muğla 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    TARİHİ : 11/05/2007
    NUMARASI : 2007/196-2007/302
                           
    Davacı, murisinin 31.12.1984-16.01.1986, 30.12.1986-09.04.1994,   31.12.1996- 22.04.1997 tarihleri arası ve 31.12.2003 tarihinden sonra Bağ-Kur"lu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere  göre davacının  aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan  temyiz itirazlarının reddine.
    2-Dava, davacı murisinin 31.12.1984-06.01.1986, 30.12.1986-09.04.1994, 31.12.1996-22.04.1997 ve 31.12.2003-11.05.2007 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, murisin ölümünden sonra onun iradesine aykırı olarak oda ve vergi kaydına dayanılarak sigortalı olmadığının ileri sürülmesinin Sosyal Güvenlik ilke ve kuralları ile bağdaşmayacağı gerekçesiyle  davanın reddine karar verilmiştir.
    1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde  zorunlu Bağ-Kur  sigortalılığı için  esnaf sicili veya kanunla  kurulu  meslek kuruluşu kaydı aranırken  20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren  2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı  Yasa"nın  24. maddesi değiştirilecek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için  gelir vergisi  mükellefi olması şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden  muaf olanlar  için meslek kuruluşuna kayıtlı  olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı  Yasa ile 24. madde  değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması  yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur   sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden muaf olanlar için  esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. 
    Öte yandan 1479 sayılı Yasa’nın 22.02.2006 gün ve 5458 sayılı Yasa’nın 13. maddesi ile değişik 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren Ek 19. maddesi hükmüne göre, 1479 ve 2926 sayılı Yasa’ya göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurum’ca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur. Prim borcunun ait olduğu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek, Kurum alacakları arasında yer verilmez. Ancak, sigortalı veya hak sahipleri daha sonra sigortalının en son bulunduğu basamağın başvuru tarihindeki değeri üzerinden hesaplanacak borç tutarlarını tebliğ tarihinden   itibaren üç ay   içinde ödedikleri takdirde   bu   süreler    sigortalılık   süresi  olarak değerlendirilir. Anılan maddede, bu madde kapsamına giren sigortalılar hakkında zaman aşımının kesilmesi ve zaman aşımının işlememesi ile ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 103. maddesinin 1. fıkrasının (6), (8) ve (10) numaralı bentleri hariç, diğer hükümleri ile aynı yasanın 104. maddesi hükümlerinin uygulanacağı da hükme bağlanmıştır.
    Ayrıca, 1479 sayılı Yasa’nın 5458 sayılı Yasa’nın 14. maddesi ile eklenen ve 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 26. maddesinde ise, bu yasa ve 2926 sayılı Yasa’ya göre kayıt ve tescili yapıldığı halde 31.03.2005 tarihi itibariyle beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalılar ve hak sahiplerinden bu sürelere ilişkin prim borçlarını yeniden yapılandırma talebinde bulunmayanlar veya yeniden yapılandırma  talebinde bulundukları halde yapılandırma haklarını kaybedenler hakkında Ek 19. madde hükmünün uygulanacağı bildirilmiştir.
    Yapılan incelemede davacı murisinin 11.05.1981 tarihinde oda kaydına göre kayıt ve tescilinin yapıldığı, oda kaydının 15.10.1979-16.06.1994 ve 16.06.1994-15.08.2005 sicil kaydının 21.02.1986-15.08.2005 vergi kaydının 09.10.1979- 31.12.1980, 02.01.1984- 31.12.1984, 06.01.1986-30.12.1986 ve 09.04.1994-31.12.1996, 22.04.1997-31.12.2003 tarihleri arasında olduğu, 1981, 1982, 1986, 1992, 1994, 1995, 1996, 1997, 1998, 1999, 2000,2001,2002,2003 yıllarında prim ödemelerinin olduğu 1992 affından faydalandığı 2003 yılında da tecil borcunu ödediği, 5458 sayılı yapılandırma Yasa’sından da faydalandığı 09.06.2006, 31.07.2006, 28.08.2006, 11.09.2006, 13.10.2006 tarihlerinde ödemelerinin bulunduğu ancak düzenli ödeme yapılmadığından yapılandırmanın iptal edildiği maliye yoklama memurlarının 16.05.1994 tarihli tutanağında murisin işçi çalıştırmadığının, 28.03.1997 tarihli tutanakta 31.12.1996 tarihi itibariyle işini terk ettiği, 25.04.1997 tarihli tutanakta 22.04.1997 tarihinde kahvecilik işine başladığı, 20.10.2004 tarihli tutanakta 31.12.2003 tarihinde işyerini kapattığı, başka faaliyeti olmadığı, Yatağan Vergi Dairesinin 23.01.1986 tarihli yazısı ile de manavcılık faaliyetine 06.01.1986 tarihinde başladığı bildirilince Kurumca resen bildirge düzenlenerek 06.01.1986 tarihinde tescil edildiği  ve 24.11.2006 tarihinde de davacı murisinin öldüğü, davalı Kurumca 11.05.1981-20.04.1982, 02.01.1984-31.12.1984, 22.03.1985 tarihinden oda kaydı ve sicil kaydının son bulduğu 15.08.2005 tarihine kadar sigortalı olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır.
    Davacı murisinin 1992 affından yararlanmak, 2003 yılı tecil borçlarını ödemek ve doğrudan prim ödemek suretiyle bu primlerin karşıladığı süreler itibariyle 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğu kabul edilmelidir. Bunun aksinin kabulünün murisin sağlığındaki sigortalılık iradesine ve Sosyal Güvenlik İlkelerine aykırı olacağı açıktır.O halde öncelikle davacı murisinin sağlığında ve ölümünden sonra da davacıların yaptığı prim ödemelerinin hangi tarihler arasındaki sigortalılık süresinin prim borçlarını karşıladığı davalı Kurumdan sormak suretiyle murisin 1479 sayılı Yasa"ya tabi prim borcu bulunmayan sigortalılık süresi tespit edilmeli ve bu dönemde muris sigortalı olarak kabul edilmelidir.
    Bu ödemelerin prim borcunun karşıladığı ayın sonundan sonraki dönem yönünden  ise;  murisin vergi kaydının bulunduğu dönemlerde sigortalı olduğu kabul edilmeli, vergi kaydının bulunmadığı dönemde ise oda ve sicil kaydı devam ediyor ise bu kayıtların devam etmesi esnaflık faaliyetinin devam ettiğine karine sayılacağından talepte gözetilerek murisin oda ve sicil kaydının devam ettiği dönemlerle esnaflık faaliyetinde bulunup bulunmadığı belediye gibi resmi kurumlardan araştırılmalı gerekirse emniyet birimlerine bu konuda işyerlerinin bulunduğu mahallerde araştırma yapılarak murisin bu dönemlerde sigortalılık koşullarını taşıyıp taşımadığı tespit edilmeli, taşıyor ise bu dönemlerde sigortalı kabul edilmekle beraber murisin sigortalılık şartlarını taşıdığı ancak prim borcu bulunduğu dönem yönünden davadaki isteminden davacı mirasçının prim borcunu ödeme isteği bulumadığı sonucu çıktığından uyuşmazlığa hüküm tarihinden önce 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın değişik Ek 19. ve Geçici 26. maddesinin uygulanacağının kabulü ile primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu  itibariyle beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, 5 yıldan fazla prim borcu bulunduğunun tespit edilmesi halinde 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık prim borcunun karşıladığı ayın sonu itibariyle durdurulmalı, prim borcuna ait süreler sigortalılık süresi olarak kabul edilmeyerek murisin bu dönemde oluşan prim borcunun takip edilemeyeceğine ve kurum alacakları arasında yer verilemeyeceğine karar verilmelidir. Bu yönde mahkemece inceleme yapılarak gerektiğinde bilirkişiden rapor alınarak davacı murisinin 24.11.2006 tarihinde öldüğü ve davacının ölüm aylığı talep edilebileceği düşünüldüğünde yapılan ödemelerin 5 yılın altındaki bir süreyi karşıladığı anlaşılırsa ölüm aylığına yetecek kadar süreninde primlerinin ödenmesi gerektiğinin tespitine de karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde,davacı vekilinin   bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi