4. Hukuk Dairesi 2012/12404 E. , 2013/8810 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 20/12/2004 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/02/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 14/05/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davalılar adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince
Dava, trafik kazası nedeni ile yaralanmadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, ıslah ile artırılan maddi tazminat isteminin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm; taraflarca temyiz olunmuştur.
Davacılar, dava dışı motosiklet sürücüsünün kullandığı motosiklet ile davalıların sürücüsü ve maliki bulundukları aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında motosiklette yolcu olarak bulunan davacılardan ..."un yaralandığını, sol ayağının diz üzerinden kesilerek malül kaldığını, olayın meydana gelmesinde davalıların tam kusurlu olduklarını belirterek uğradıkları maddi ve manevi zararın tazminini istemişlerdir.
Davalılar ise istenen tazminat miktarının fahiş olduğunu, davalıların kusurlu olmadıklarını, yaralananın yakınlarının tazminat isteme haklarının bulunmadığını, davacılara sigorta şirketince ödeme yapıldığını, ıslah ile artırılan kısmın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Yerel mahkemece; dava dilekçesinde talep edilen 5.000.00 TL maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 15.000.00 TL, anne ve baba için 4.000.00"er TL, kardeşler için 2.500.00"er TL manevi tazminata hükmedilmiş, ıslah ile artırılan maddi tazminat isteminin ise; olayın 17/04/2004 tarihinde meydana geldiği, BK"nun 60/2. maddesi uyarınca olaya uzamış ceza zamanaşımının uygulanacağı, uzamış ceza zamanaşımının TCK"nun 102/4 ve 104/3 maddeleri gereğince 5 yıl olup 17/04/2009 tarihinde dolduğu, ıslah dilekçesinin bu süre geçtikten sonra 16/06/2009 tarihinde verildiği belirtilerek zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile reddedilmiştir.
Tazminata konu eylem aynı zamanda suç teşkil ediyorsa zaman aşımı süresi, Borçlar Kanunu 60/2 maddesi uyarınca ceza zamanaşımı süresidir. Davaya konu trafik kazası 17/04/2004 tarihinde gerçekleşmiş, tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu yaralamaya sebebiyet vermek suçundan davalı ... hakkında kamu davası açılmıştır. ... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/569 E, 2009/432 K. sayılı kararı ile suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nun 459/2-son maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiş, karar 25.09.2009 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacılar, 27/11/2008 tarihli bilirkişi raporunda hesap edilen miktara göre maddi tazminat talebini 16/06/2009 tarihinde ıslah etmişlerdir. Islahın yapıldığı tarih itibariyle ceza davası henüz kesinleşmemiş olup derdesttir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre ceza davası sonuçlanıncaya kadar ceza davasına müdahil olunup şahsi haklar istenebileceğine göre ıslah edilen bölümün zamanaşımına uğraması sözkonusu değildir. Ceza davası devam ederken zamanaşımının işlemeyeceği Hukuk Genel Kurulu Kararları ile de istikrar kazanmıştır.
Şu halde ceza davasının devamı sırasında ıslah ile artırılan maddi tazminat yönünden zamanaşımının dolduğundan söz edilemez. Islah edilen maddi tazminat talebinin değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde ıslah edilen kısmın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
a)Davacılar 20/12/2004 tarihli dava dilekçesinde 5.000.00 TL maddi tazminat isteminde bulunmuş, 23/02/2006 tarihli duruşmada dava dilekçesinde istenen 5.000.00 TL"nin 2.500.00 TL"sinin işgücü kaybına, 2.500.00 TL"sinin de tedavi giderine ilişkin olduğunu belirtmişlerdir. Davacılara... Sigorta Şirketi tarafından 10/12/2004 tarihinde 40.000.00 TL tedavi gideri ödendiği ve davacının tedavi giderine ilişkin başka bir alacağının bulunmadığı anlaşıldığı halde 2.500.00 TL tedavi giderine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
b)Davacılardan ... dava dışı ..."in kullandığı motosiklette yolcu olarak bulunmakta iken davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarpması sonucu meydana gelen trafik kazası sonucunda yaralanmıştır. Motosiklet yolcu taşıma aracı olmadığından motosiklete yolcu alarak binmekle davacı ... kusurlu davranmış olup onun bölüşük kusuru oranında tazminattan indirim yapılması gerekir.
Mahkemenin bu yönü gözetmemesi de doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacılar yararına, (3/a-b) bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA; tarafların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılar yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine, taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 14/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.