Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/3628
Karar No: 2013/8888
Karar Tarihi: 15.05.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/3628 Esas 2013/8888 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2013/3628 E.  ,  2013/8888 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı ... ve diğeri vekili Avukat ... vd tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 13/02/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; idari yargı görevli olduğundan dava dilekçesinin reddine dair verilen 01/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince:
    Dava, hatalı tedavi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, yargı yolu bakımından davanın reddine dair verilen karar, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    a)6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. bendinde; “Kanunda yazılı haller dışında,yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” Aynı yasanın 331. maddesinin 1. bendindeki düzenlemeye göre de; “…hakim davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” denilmektedir.
    Yukarıdaki açıklamalar ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323. maddesinin (ğ) bendi içeriğine göre, vekalet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu ve kural olarak davada haksız olan tarafa yükletileceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 331. maddesine göre de, dava açılırken davacının haklı konumda olması durumunda davacı taraf aleyhine vekalet ücretine karar verilemeyeceği anlaşılmaktadır.
    Davacıların, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yürürlüğü ile birlikte aynı yasanının 3. maddesindeki “görev” düzenlemesine uygun olarak eldeki davayı yargı yolu bakımından doğru yerde açtığı ancak yargılama sırasında Anayasa Mahkemesi’nin 6100 sayılı yasanın 3. maddesini iptal etmesi nedeniyle yerel mahkemece, yargı yolu bakımından davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Şu halde dava açıldıktan sonra ilgili yasa maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş olması davacı tarafın dava açarken haklı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz ve bu nedenle davacıların dava açarken kusurlu davrandığından söz edilemez. Yerel mahkemece açıklanan hususlara aykırı düşecek şekilde davalılar yararına vekalet ücretine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    b)Dosya içeriğine göre; davalı ...’ın desteğin tedavisini yapan görevli doktor olduğu, davaya konu zararlı sonucun da davalı doktor ...’ın görevi sırasında oluştuğu anlaşılmaktadır. Adı geçen davalı doktor, kamu görevinin icrası sırasında yürüttüğü görev kapsamında yaptığı eylem nedeniyle dava edildiğine göre, Anayasa"nın 129/5 maddesi uyarınca kamu görevlisi durumundaki davalıya husumet yöneltilemez. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununa göre de gerçek kişiler aleyhine idari yargı yerinde dava açılamayacağına göre, adı geçen davalı yönünden husumet düşmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yargı yolu bakımından dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2/a) nolu bentte gösterilen nedenle vekalet ücreti yönünden, (2/b) bentte gösterilen nedenle davalı ......yönünden husumet nedeniyle BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/05/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. maddesi gereğince memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabilir. İdare aleyhine böyle bir davanın açılabilmesi, hizmet kusurundan kaynaklanmış, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Kamu görevlisinin, özellikle haksız eylemlerde, Anayasa ve özel yasalardaki bu güvenceden yararlanma olanağı bulunmamaktadır.
    Dava dilekçesinde belirtilen maddi olgulardan davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşılması karşısında öncelikle bu iddia doğrultusunda delillerin toplanıp değerlendirilerek sonuca varılması gerekir. Açıklanan nedenlerle dairemizin bozma kararının 2/b bendine katılmıyorum. 15/05/2013






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi