Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5558
Karar No: 2016/4340

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/5558 Esas 2016/4340 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/5558 E.  ,  2016/4340 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, kadastro mahkemesine verdiği dilekçe ile ... köyündeki taşınmazlarının 1935 yılında iskan tapusu ile kendilerine verildiği halde, anılan yerlerin 2004 yılında 2/B madde uygulaması yapılarak 102 ada 148 ve 155 parsel numarası ile Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek tespitin iptali ve iskan yoluyla oluşan tapu kayıtlarının malikleri veya mirasçıları adlarına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Kadastro mahkemesince, çekişmeli 102 ada 148 ve 155 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının düzenlenmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne yönelik verilen karar dahili davacı ... ile davalı Hazinenin temyizi üzerine bozulmuştur.
    Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16/11/2011 gün ve 2011/8388 E. - 2011/12819 K. sayılı bozma kararında özetle; "...mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yerli olmadığı, 1744 sayılı Kanunun 2. maddesinin davacı gerçek kişi yararına uygulanma olanağının bulunup bulunmadığının tespiti için çekişmeli taşınmazların 6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. maddesinin ikinci fıkrasına göre mi yoksa birinci fıkrasına göre mi orman sınırı dışına çıkartıldığı hususunun saptanmasının zorunlu olduğu, bu sebeple orman bir fen bilirkişi yardımıyla yeniden yapılacak keşifte kesinleşen orman tahdit haritası, aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma haritalarının yöntemince uygulanması, davacının dayandığı tapu kayıtlarının ilk oluşturulduğu sınır ve yüzölçümü esas alınarak, yerel bilirkişiler ve fen ehli aracılığı ile çevre parsellerin dayanakları ile denetlenerek 3402 sayılı Kanunun 20/C, 21 ve 32/3 maddeleri gereğince sabit sınırdan başlamak suretiyle yöntemince çevresine uygulanması, dayanak tapu ve vergi kayıtlardan revizyon gören parseller var ise yüzölçümleri de dahil edilerek dayanak tapu kaydının krokisi var ise kroki çapına itibar edilmesi, yok ise yüzölçümü kadar kapsamının belirlenmesi, kayıt miktar fazlasının ormandan açıldığının gözönünde bulundurulması, yapılacak uygulama sonucunda; dava konusu taşınmazların öncesi orman olmaması nedeniyle 1744 sayılı Kanunun 2/1 maddesi hükmüne göre öncesi orman olduğu; ancak, orman niteliğini kaybettiğinden orman rejimi dışına çıkartıldığının saptanması halinde davacının davasının reddine karar verilmesi, 1744 sayılı Kanunun 2/2 maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığının belirlenmesi halinde dayanak tapu kayıtlarının, taşınmazın orman sınırları içine alınmadan önce oluşturulduğu ve yüzölçümü ile geçerli olarak çekişmeli taşınmazı
    kapsadığı, dayanılan tapu kaydının tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanun gereği devletleştirilmemiş ya da Devletleştirilmiş sayılmadığı, 3116 sayılı Kanunun Muvakkat 1. maddesi ya da başka bir Kamulaştırma Kanunu gereğince kamulaştırılmadığı, orman sınırlamasının düzeltilmesi sonucu orman sınırı dışında bırakma işleminin 1744 sayılı Kanunun yürürlükten kalktığı 01 Ocak 1984 tarihine kadar tamamlandığının saptanması durumunda ise mülkiyeti tekrar tapu sahiplerine intikal edeceğinden davacının davasının kabulüne karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile ... ve paydaşları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1978 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 2004 yılında 3402 sayılı Kanun uygulamasına esas olmak üzere orman sınırlarının tesbiti, evvelce yapılan orman kadastrosunun aplikasyonu ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması vardır.
    1- Davalı Hazine vekilinin 102 ada 148 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden;
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritası ve orman rejimi dışına çıkarma haritalarına dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırma sonucu temyize konu taşınmazın 1940 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, daha sonra 1978 yılında 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulamasıyla 15.10.1961 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini kaybettiği, orman bütünlüğünü bozmadığı, su ve toprak rejimine zarar vermediği gerekçesiyle XLVIII poligon numarasıyla Mart 1939 tarih 115 sıra nolu tapu kayıt malikleri adlarına orman rejimi dışına çıkarıldığı, XLVIII poligonun 22.12.2005 tarihinde aktarma yoluyla 102 ada 148 parsel numarasıyla tarla niteliği ile Hazine adına tescil edildiği, davacıların tutundukları Mart 1939 tarih 115 sıra nolu tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı içinde kaldığı anlaşıldığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile 102 ada 148 parsel sayılı taşınmaza ilişkin usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı Hazine vekilinin 102 ada 155 parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hükme yeterli değildir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 102 ada 155 parsel sayılı 30.581 m2 yüzölçümündeki taşınmazın 1940 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde kaldığı, daha sonra 1978 yılında 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulamasıyla 15.10.1961 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini kaybettiği, orman bütünlüğünü bozmadığı, su ve toprak rejimine zarar vermediği gerekçesiyle XL poligon numarasıyla orman rejimi dışına çıkarıldığı, anılan 2. madde poligonunun bir bölümünün Nisan 1935 tarih 73 sıra nolu 13.789 m2 yüzölçümlü tapu kaydına istinaden ....adlarına, bir kesimininde Mart 1939 tarih 224 sıra nolu tapu kayıt malikleri adlarına, kalanının ise Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, XL poligonunun Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan bölümünün 102 ada 156 parsel numarasıyla, iki ayrı tapu kaydının malikleri adlarına orman sınırları dışına çıkarılan kesiminin 102 ada 155 parsel numarasıyla 22.12.2005 tarihinde aktarma yoluyla tarla niteliği ile Hazine adına tescil edildikleri, kadastro tespit tutanağı düzenlenmediği anlaşılmaktadır.
    Davacı ve dahili davacıların tutundukları Nisan 1935 tarih 73 sıra nolu değişir sınırlı tapu kaydının 13.789 m2, 102 ada 155 parsel sayılı taşınmazın ise 30.581.01 m2 yüzölçümlü oldukları, 102 ada 155 parsel sayılı taşınmazın içinde bulunduğu XL numaralı 2. madde poligonun bir bölümünün dayanak Nisan 1935 tarih ve 73 sıra nolu tapu kaydının malikleri
    adlarına, bir kesimide Mart 1939 tarih 224 sıra nolu tapu kaydının malikleri olan dava dışı kişiler adlarına orman rejimi dışına çıkarıldığı halde mahkemece 102 ada 155 parsele ilişkin davanın tamamen kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
    Bu durumda mahkemece yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve bir fen bilirkişi huzuruyla yapılacak keşifte dayanak Nisan 1935 tarih ve 73 sıra nolu tapu kaydı yöntemince uygulanmalı, bilinmeyen sınırlar bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, bilirkişi ve tanıklardan her sınır hakkında ayrıntılı ve inandırıcı bilgi alınmalı, haritası bulunmayan değişir sınırlı tapu kaydının 3402 sayılı Kanunun 20/C, 21 ve 32/3 maddeleri gereğince sabit sınırdan başlanarak miktarı ile geçerli kapsamı belirlenmeli, keşif ve uygulama fen bilirkişi tarafından düzenlenecek krokiye ayrı ayrı renklerle yansıtılmalı, 102 ada 155 parsel sayılı taşınmazın, dayanak Nisan 1935 tarih 73 sıra nolu tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı içinde kalan bölümü yönünden davanın kabulüne karar verilmelidir.
    Yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırma sonucu 102 ada 155 sayılı parsele ilişkin davanın tamamen kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: 1- Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 102 ada 148 sayılı parsele ilişkin hükmün ONANMASINA,
    2- İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 102 ada 155 sayılı parsel yönünden BOZULMASINA 12/04/2016 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi