20. Hukuk Dairesi 2016/3344 E. , 2016/4351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesinde; sınırlarını bildirdiği ... köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanununun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 2691,50 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, karar davalı ... tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/07/2009 gün ve ... sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede idarece 3621 sayılı Kanun hükümleri uyarınca kıyı kenar çizgisi tesbitinin yapılıp yapılmadığı bilinmemektedir. Hal böyle olunca, öncelikle idare tarafından 3621 sayılı Kanunun 9.maddesi hükmüne göre düzenlenen "kıyı kenar çizgisi" haritasının bulunup bulunmadığı; eğer bu şekilde düzenlenen bir harita var ise bu haritanın 5/3 sayılı kararda yazılı olduğu gibi ilgililerine bizzat tebliğ edilip edilmediğinin veya ilânen bildirime karşın, idari yargıya başvurulup başvurulmadığı idareden sorulmalı, usulune uygun olarak düzenlenen ve kesinleşen bir kıyı kenar çizgisi haritası varsa "kıyı kenar çizgisi" idarenin düzenlendiği haritaya değer verilerek saptanmalıdır.
Harita düzenlenmediğinin yada düzenlenip de 5/3 sayılı kararda yazılı olduğu gibi bizzat bildirim yapılmadığının veya ilânen bildirime karşın, idari yargıya başvurulmadığının ortaya çıkması halinde ise, mahkemece önceki bilirkişiler dışında halen ... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis, uzman ziraat mühendisi, harita mühendisi, jeolog ve jeomorfologların bulunduğu yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin, memleket haritası, en eski tarihli askeri haritalar, hava fotoğrafları, Valilik, ... kıyı kenar çizgisi saptanması sırasında kullanılan ve oluşturulan işlemli tüm evrak, belge ve haritalar getirtilip tüm kayıtların uygulanması sağlanmalı, gerektiğinde değişik kodlardan toprak örnekleri alınıp analizler yaptırılmalı, mevsimsel etkiler de göz önünde tutularak yukarıda yapılan kıyı kenar çizgisi tanımına uygun biçimde kıyı kenar çizgisi saptanmalı, çekişmeli taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalması halinde dava reddedilmelidir.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılan uygulama ve araştırma sonucu taşınmazın kıyı kenar çizgisi dışında kaldığının belirlenmesi halinde, bu kez davacı gerçek kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddeleri gereğince imar ve ihya ile zilyetlik yoluyla kazanma koşullarının araştırılmasının zorunlu olduğu] gereğine değinilmiştir.
Mahkemece; bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine, 16/04/2012 tarihli ek bilirkişi rapor ve krokisinde (C) harfiyle işaretli 177,45 m²"lik alanın 2/B niteliğiyle ... adına tapuya kayıt ve tesciline, aynı raporda (A) harfiyle işaretli 1910,52 m² ve (B) harfiyle işaretli 780,98 m²"lik bölümlerin orman niteliğiyle ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanununun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde; dava tarihinden önce 1939 yılında 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman tahdidi ile 13.12.1989 yılında ilân edilerek kesinleşin aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu 1973 yılında yapılmış ve ilân edilerek kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman ve 2/B haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (C) harfiyle işaretli bölümünün 2/B niteliğiyle orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu, 6831 sayılı Kanunun ek 10. maddesine uyarınca 2/B niteliğindeki taşınmazların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle edinilemeyeceği ayrıca (A) ve (B) harfiyle işaretli bölümler üzerinde ise dava tarihine kadar davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediği belirlenmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 12/04/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.