Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7104
Karar No: 2017/8922
Karar Tarihi: 01.06.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/7104 Esas 2017/8922 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/7104 E.  ,  2017/8922 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki sebebsiz zenginleşmeden doğan alacak davasının bozma ilamı üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü :
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde, müvekilinin 15.10.1991 tarihli taahhütname başlıklı belgeyle davalıdan 14,18 ve 19 nolu 3 ayrı dükkanı satın aldığını , diğer iki dükkanın devri yapılmasına rağmen 19 nolu dükkanla ilgili davalı ile hazine arasında devam eden dava nedeniyle, davalının taşınmazı davanın neticelenmesinden sonra tapudan devrini gerçekleştireceğini vaad ettiğini, hatta dükkanın tapusunun devredilememesi halinde davacının mağdur olmaması için davalının davacıya 90.000 Mark ödemeyi 25.12.1991 tarihli belgeyle taahhüt ettiğini, davalının taşınmazın tapudan devrini gerçekleştirememesi nedeniyle davacının 25.12.1991 tarihli belgede taahhüt edilen 90.000 Markın tahsili amacıyla icra takibi başlattığını, davalının icra takibine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasında ise mahkemece takibe konu yapılan 90.000 Markın cezai şart kabul edilerek davanın reddine karar verildiğini, kararın 03.10.2011 tarihinde kesinleştiğini belirterek, 15.10.1991 tarihli sözleşme hükümleri gereğince davalıya 19 nolu dükkan için ödenen paranın şimdilik 53.950 TL"sinin faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davaya konu dükkan hakkında, hazine ve davalı arasında görülen davanın 05.06.2000 tarihinde kesinleştiği, akdin ifasının bu tarih itibariyle imkansız hale geldiği, akdin ifasının imkansız hale geldiği tarih ile dava tarihi arasında 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ;Dairemizin 13.06.2013 Tarih 2013/8288 Esas , 2013/10138 Karar Sayılı ilamıyla ;zamanaşımın başlangıcına ilişkin değerlendirmenin yanlış yapıldığı; kaldıki zilyetlik devam ettiği sürece zamanaşımının işlemeyeceği ,zilyetliğin devam edip etmediği noktasında araştırma yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine yönelik karar bozma konusu yapılmıştır.
    ./..
    -2-


    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ;Davanın kabulü ile; 127.460,76 TL"nin 53.950,00 TL sine dava tarihi olan 06/02/2012 tarihinden itibaren 73.510,76 TL "sine ıslah tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak ..."un Zonguldak 2. Noterliğinden alınmış 29/01/2013 Tarih ve 1359 yevmiye nolu veraset ilamı doğrultusunda davacılara verilmesine karar verilmiş ; sözkonusu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir .
    1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) Uyuşmazlık harici taşınmaz satım sözleşmesine dayalı sebebsiz zenginleşmeden doğan alacak davası niteliğindedir .
    Davacı taraf ; davalıdan 14,18 ve 19 nolu 3 adet dükkanın parası ödenerek satın alındığını , bu dükkanlardan ikisi yönünden tapuda devrin gerçekleştiği ancak Hazineyle davalı arasında dava konusu olan 19 Nolu taşınmaz yönünden tapu devrinin yapılamadığını beyanla sözkonusu taşınmaza ilişkin ödenen bedelin sebebsiz zenginleşme kuralları uyarınca iadesini talep etmiş ; davalı ise ; 30.09.1991 Tarhli sözleşmeyle , hazineyle ihtilaflı olan 19 nolu parselin davacıya devredilmemesi ihtimaline binaen teminat olarak ve bedelsiz olarak 18 nolu dükkanın davacıya devredildiğinin ifade etmiş, bu hususun ispatına yönelik ; yargılama sürecinde davacı ... mirasçılarına yemin teklif etmiştir .
    Hukuk yargılamasında ispat araçlarından olan “Yemin” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 225 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
    Yasanın 225. maddesine göre, yeminin konusunu, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalar teşkil eder. Bir kimsenin bir hususu bilmesi onun kendisinden kaynaklanan vakıa sayılır.
    Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği vakıalar, bir işlemin geçerliliği için, kanunen iki tarafın irade açıklamalarının yeterli görülmediği hâller ve yemin edecek kimsenin namus ve onurunu etkileyecek veya onu ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak konular yemin konusu olamaz (6100 sayılı Yasa Md. 226).
    Yasanın 233. maddesi uyarınca, yemin mahkeme huzurunda eda olunur. Hâkim, yeminin icrasından önce yemin edecek kimseye, hangi konuda yemin edeceğini açıklar, yeminin anlam ve önemini anlatır ve yalan yere yemin etmesi hâlinde cezalandırılacağı hususunda dikkatini çeker. Yemin edecek kimse, yemin konusunun yeterli açıklıkta olmadığını ileri sürerse; hâkim, karşı tarafın görüşünü aldıktan sonra derhâl bu konuda kararını verir. Değinilen madde gereğince yemin, "Size sorulan sorular hakkında, gerçeğe uygun cevap vereceğinize ve hiçbir şey saklamayacağınıza namusunuz, şerefiniz ve kutsal saydığınız bütün inanç ve değerler üzerine yemin eder misiniz?" şeklinde yöneltilir ve yemin teklif edilen kimse tarafından "Bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum." denilmek suretiyle eda edilmiş sayılır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 237 ve müteakip maddeleri uyarınca, hâkim, eksik olan noktaları tamamlamak veya açık olmayan hususları aydınlatmak için yeminin konusu ile bağlantılı gördüğü soruları yemin eden kimseye sorabilir. Hâkim, yemin eden kimsenin beyanını dinleyip tutanağa geçirir ve yazılanları yüksek sesle huzurunda okur; beyanında ısrar edip etmediğini sorar ve verilen cevabı tutanağa kaydeder.

    ../...
    -3-


    Somut uyuşmazlıkta; yemin icrası esnasında davalının dayandığı 30.09.1991 tarihli sözleşme fotokopisi davacılar Ela Ersoy Ve Kıymet Ersoy a gösterilmemiş ; yine davacı mirasçıları ... ve ... ada yeminlerinde ısrar edip etmediği hususları sorulmamış olup davacı mirasçılarınca yeminin usulüne uygun olarak icra edilmemesi hatalı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi