Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/16844
Karar No: 2008/10058
Karar Tarihi: 30.06.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/16844 Esas 2008/10058 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/16844 E.  ,  2008/10058 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 4. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 16/05/2007
    NUMARASI : 2005/420-2006/281

    Davacı,  davalı işveren nezdinde 15.2.1990-15.6.1995 tarihleri arası çalıştığının tesbitine    karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Davacı, davalıya ait “hırdavat ve tüp gaz bayiliği satış” işyerinde işçi olarak 15.12.1990-15.6.1995  tarihleri arasında sürekli çalıştığının tespitini istemiştir.
    İstek, tanık beyanına dayanılarak reddedilmiş ise de bu sonuç hatalı değerlendirmeye dayalı olup usul ve yasaya aykırıdır.
    Gerçekten bu tür hizmet tesbitine yönelik davaların Kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesi olan bu tür davalarda; öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlemeli, daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmadır. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli ve dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde çalışan işyerinde kayıtlı bordro tanıkları yada komşu ve yakın işyerlerinde çalışan kayıtlı tanıklar olması sağlanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
    Somut olayda ise, açıklanan şekilde bir inceleme yapılmakla birlikte dinlenen kayıtlı tanık beyanlarına göre davacının bir kısım çalışmaları ispatlandığı halde istemin tümden reddine karar verildiği açıktır.Gerçekten davalı işverenlere ait nalburiye ve tüp gaz satım-dağıtım işyeri E.caddesi no:..M.-İ.adresinde kurulu olup 1.02.1984 yılından beride SGK kapsamında olduğu yapılan tüp satım işinin en azından bir kişinin dağıtımda çalışması ile yapılabileceğinin işin niteliği gereği olduğu, davacının bu işyerinden sadece 1993/3. dönemde 120 çalışmasının bildirildiği ekli belgelerden anlaşılmaktadır.Mahkemece işyerinden 1.6.1994 tarihinden sonra bildirimi yapılan tanık M. S.’un beyanına değer verilerek istem reddedilmiş ise de işverenlere uzaktan akraba olduğunu beyan eden ve dava konusu tüm süreleri kapsayan çalışması bulunmadığı halde bu tanık beyanı ile istemin reddi doğru değildir.Aynı sokakta bulunan komşu apartmanda dava konusu sürelerde kayıtlı olarak çalıştığı belgelenen tanık O. S.’ın yeminli beyanı ile işyerinin ve yapılan işin niteliğine göre en azından bir işçinin çalışması gerekli olan işyerinde davacının 15.02.1999 tarihinden başlayarak tanık Mustafa Songur’un çalışmaya başladığı 1.6.1994 tarihleri arasında sürekli çalıştığının kabulünün gerektiği ortadadır.
    Mahkemece,bu maddi ve hukuki gerçekler ve özellikle 506 sayılı Yasa’nın 2, 6, 9 ve 79/10. maddesi hükümleri dikkate alınmadan  yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi