3. Hukuk Dairesi 2016/17372 E. , 2017/8930 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ile davalı ... aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi Davasına dair Küçükçekmece 2.Aile Mahkemesinden verilen 06.01.2016 günlü ve 2015/81 E.-2016/12 K.sayılı hükmün bozulması hakkında Dairemizce verilen 20.06.2016 tarih ve 2016/6054 E.-2016/9599 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1993 yılında evlendikleri, 1995 doğumlu Zeynep ve 1999 doğumlu Emir Yusuf isminde çocuklarının olduğu, müvekkili ile davalının Küçükçekmece 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/286 Esas-2003/839 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davalı lehine aylık 600 TL yoksulluk nafakasına ve müşterek çocukların tüm okul masrafları, eğitim gereçleri, özel ders ve kurs ücretlerinin davacı babadan tahsiline hükmedildiğini, ancak müşterek çocuk Zeynep"in 1995 doğumlu olup reşit olduğunu, nafakanın takdir edildiği tarihte müvekkilinin çalıştığını ancak aradan geçen sürede davacının ekonomik durumunun kötüleştiğini, sahibi olduğu Kartaş İnşaat adlı şirketinin sıkıntıya girdiğini ileri sürerek, yoksulluk nafakasının öncelikle kaldırılmasını ve müşterek çocuk Zeynep için halen ödenen nafakanın 200 TL"ye indirilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir .
Mahkemece; davalı ve velayeti kendisine bırakılan çocuğun ekonomik durumunda boşanmadan sonra olumlu yönde herhangi bir değişimin sözkonusu olmadığı, aksine davalının ve velayeti kendisine bırakılan çocuğun ihtiyaçlarının arttığı, bu nedenle nafakaların kaldırılması ya da indirilmesinin koşullarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 20.06.2016 Tarih ve 2016/6054 E.-2016/9599 K. sayılı ilamı ile;’’ tarafların sosyo ekonomik durumu araştırılmaksızın eksik incelemeye dayalı hüküm tesis edildiği ve müşterek çoçuk Zeynep"in ergin olması ile iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden, davacının, kanun gereği kendiliğinden sona eren iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebi ile dava açmasında hukuki yararı bulunmadığı, diğer taraftan, kanun gereği müşterek çocuğun ergin olması ile kendiliğinden sona eren iştirak nafakası nedeniyle davacı hakkında takipte bulunulması halinde dahi, davacının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca şikayet yoluna başvurma imkanının bulunduğu, diğer bir ifade ile bir hakkın, mahkeme kararına gerek olmaksızın, başka bir yolla ve aynı ölçüde güvenli olarak elde edilebilmesinin mümkün olduğu, bu durumda o hakla ilgili olarak dava açılmasında ./..
-2-
hukuki yararın bulunmadığı’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş; davacı vekili 2 nolu bozma nedeni yönünden tashihi karar talebinde bulunmuştur.
Uyuşmazlık iştirak nafakasının indirilmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir.
Davaya dayanak; Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/286 Esas 2003/839 Karar Sayılı İlamının 5 nolu bendinde; taraflar arasındaki anlaşma gereği velayeti davacı anneye verilen çoçukların tüm okul içi, okul dışı kıyafeti, eğitim gereçleri tüm özel ders ve kurs ücretleri, gezi masrafları, konaklama ücretlerinin davalı tarafından alınarak davacıya verilmesine; aynı ilamın 6 Nolu bendinde; davacının yeniden evlenmesine kadar kendisi çoçukların kişisel gereksinimleri, evin iaşesi ile sair ihtiyaçlarını karşılamak üzere her ay net 600.000.000 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aylık nafaka miktarının 1 yıl süreyle geçerli olmasına, birer yıllık dönem sonunda açıklanan resmi enflasyon aranında artırılmasına " şeklinde hüküm tesis edildiği görülmüştür .
Müşterek çocuk Zeynep"in ergin olması ile kendisine bağlanan iştirak nafakasının sona erdiği ve sözkonusu nafakanın takibe konulması halinde davacı tarafca İİK madde 16 uyarınca şikayet yoluna gidilebileceği ileri sürülse de söz konusu nafaka davalı ve müşterek çocuklar için 600.000.000 TL tek bir miktar belirlenmiş davalı ve müşterek çocukları için sözkonusu ilerde ayrı ayrı miktar belirlenmesi yapılmamıştır. Bu sebeple ergin Zeynep bakımından nafaka miktarının ne kadarının kendiliğinden sona erdiği belirsizdir. İİK madde 16 uyarınca şikayet yoluna gidilmesi halinde usuli karar veren icra tetkik merciinin nafaka miktarını belirleme yetkisi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca da davacının huzurdaki davayı açma bakımından hukuki yararının bulunmadığından sözedilemez.
Bu itibarla; hükmün salt 1 nolu bozma nedenine binaen bozulması gerekirken ; hukuki yarara ilişkin 2 nolu bozma nedeni yönünden de zuhulen bozulduğu anlaşılmakla ; 2 nolu bozma nedenine ilişkin karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir .
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle,davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20.06.2016 günlü ve 2016/6054 E.-2016/9599 K.sayılı bozma ilamının hukuki yarara ilişkin 2 nolu bendinin kaldırılmasına ve hükmün Dairemizin 20.06.2016 günlü ve 2016/6054 E.-2016/9599 K.sayılı bozma ilamında geçen 1 nolu gerekçe ile BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde düzeltme isteyene iadesine, 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.