17. Ceza Dairesi 2015/9347 E. , 2016/3590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Müştekilerin olay günü saat 17.30 sıralarında aracın kapılarını kilitleyerek park ettiklerini, aynı gün saat 19.00 sıralarında geldiklerinde sol ön kapının açık olduğunu ve hırsızlık yapıldığını fark ettiklerini beyan ettikleri, suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."in aynı gün saat 22.00 sıralarında yakalandıkları, olay tutanaklarına göre suça sürüklenen çocuk ..."in suçunu ikrar ile çaldıkları malzemeleri sakladıkları yeri gösterdiği ancak sonrasında bu tutanak içeriklerini kabul etmediği ve herhangi zaman diliminden bahsetmediği, suça sürüklenen çocuklar Ahmet ve Yakup"un ise suçlamaları kabul etmedikleri, olay anını gören veya duyan kimsenin bulunmadığı, olay anını ve zamanın gösterir kamera görüntüsünün bulunmadığı, UYAP kayıtlarına göre suç tarihinde güneşin saat 16.49"da battığı, TCK"nın 6/1-e maddesi uyarınca saat 17.49"dan sonraki zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiği, dosya kapsamına göre eylemin hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği gündüz işlendiğinin kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 143/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulandığı paragrafın çıkartılması, TCK"nın 142/1-b, 31/3, 62. maddeleri gereğince suça sürüklenen çocuğun sonuç olarak “1 yıl 1 ay 10 gün” hapis cezası ile cezalandırılmasına, eylemin gece işlendiği sabit olmadığından artırım yapılmasına yer olmadığına cümlelerinin eklenmesi, suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekilerin olay günü saat 17.30 sıralarında aracın kapılarını kilitleyerek park ettiklerini, aynı gün saat 19.00 sıralarında geldiklerinde sol ön kapının açık olduğunu ve hırsızlık yapıldığını fark ettiklerini beyan ettikleri, suça sürüklenen çocuklar ... ve ..."in aynı gün saat 22.00 sıralarında yakalandıkları, olay tutanaklarına göre suça sürüklenen çocuk ..."in suçunu ikrar ile çaldıkları malzemeleri sakladıkları yeri gösterdiği ancak sonrasında bu tutanak içeriklerini kabul etmediği ve herhangi zaman diliminden bahsetmediği, diğer suça sürüklenen çocukların suçlamaları kabul etmedikleri, olay anını gören veya duyan kimsenin bulunmadığı, olay anını ve zamanın gösterir kamera görüntüsünün bulunmadığı, UYAP kayıtlarına göre suç tarihinde güneşin saat 16:49"da battığı, TCK"nın 6/1-e maddesi uyarınca saat 17.49"dan sonraki zaman diliminin gece olarak kabul edilmesi gerektiği, dosya kapsamına göre eylemin hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği gündüz işlendiğinin kabulü gerektiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 143/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
2-Suça sürüklenen çocukların aynı gün içerisinde başka bir hırsızlık olayı nedeniyle yakalandıklarında, suça sürüklenen çocuk ..."in malzemelerden bir kısmını sakladıkları yeri gösterdiği, diğer suça sürüklenen çocuk ..."ın da sokak üzerinde bulduğunu beyan ederek müştekilere ait bir adet el çantasını sakladığı yeri gösterdiği, malzemelerin buradan alınarak aynı gün içerisinde müştekilere teslim edildiği, araçtan hırsızlanan 150 Euro para ile giyilmemiş bir kısım malzemelerin ise bulunamadığı ve müştekilere teslim edilemediği olayda, kısmi iade sağlanmış olması nedeniyle müştekilerin kısmi iade nedeniyle ceza indirimine muvafakat edip etmeyecekleri sorulduktan sonra suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK"nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılıp değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocukların savunmasını yapması için zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuğa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... ve ... müdafilerinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.