Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1037
Karar No: 2020/6216
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/1037 Esas 2020/6216 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2018/1037 E.  ,  2020/6216 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : 3. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09/06/2020 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili davacının davalıya ait işyerinde 22.04.1991-08.01.2016 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesini emekliliğe hak kazanması nedeniyle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile yıllık iizn, fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının işyerinden ayrılırken emeklilik sebebine dayanmadığını, davalı şirketin başka bir çalışan hakkındaki ihbar üzerine Holding İç Kontrol Direktörlüğü tarafından yapılan denetim sırasında davacının iş görme edimi sırasında müvekkilinin güvenini zedeleyici davranışta bulunduğunu, doğruluk ve bağlılığa aykırı davrandığını, sicilinin bozulmaması için erken davranıp istifa ettiğini belirterek davaın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davalı işverenin davacının daha önce davranarak iş sözleşmesini sona erdirdiğini, ancak yapılan denetimlerde davacının güveni zedeleyici davranışlarının anlaşıldığını, fesih işlemi yapılmadan önce davacının iş sözleşmesinin sona erdirildiğini, davacının kontrol yükümlülüklerini yerine getirmeyerek şirket menfaatlerine zarar verdiğini, hizmet alınan firmalardan iskonto oranlarının üzerinde indirim yaptığının tespit edildiğini, izolasyon firmalarına yaptırılan işlerde alanların eksik belirtildiğini, davacının görevi gereği yapılan işleri kontrol yükümlülüğünün bulunduğunu, davacının eşi aracılığı ile mesai arkadaşlarına ilaç sattığının öğrenildiğini ifade etmişse de davacının işten ayrılma tarihinden önce davalı işverenin cevap dilekçesinde belirttiği hususlara dair savunmasına başvurduğu ya da davacının güveni zedeleyici davranışlarının fesihten önce tespit edildiğine dair bir tespit olmadığı, davacının iş sözleşmesinin dosya kapsamında yer alan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 13.01.2016 tarihli yazısında belirttiği üzere 01.02.2016 tarihinden itibaren emekli maaşı bağlanacağına dair yazısına istinaden emeklilik dolayısıyla iş akdinin haklı olarak feshettiği anlaşıldığından kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamına, denetim raporuna, tanık beyanlarına göre davacının davalı işyerinde makina bakım ekip lideri olarak çalıştığı bölüm ile ilgili olarak 2015 yılı Kasım ayı ortalarında denetim başlatıldığı, denetim sonucu düzenlenen raporda da belirtildiği üzere hizmet alımı yapılan firmalara yaptırılan işlerle ilgili olarak şirketin zararına işlem yapıldığı davacının kontrol ve denetim görevini gereği gibi yerine getirmediği, ayrıca eşine ait eczaneden ilaç getirerek şirket çalışanlarına sattığının belirlendiği, davacının denetim sürerken denetim sonucu düzenlenen raporda ortaya çıkacak hususlar neticesinde doğruluk ve bağlılığa aykırı davranışları nedeniyle iş aktinin haklı nedenle feshedilebileceğini öngörerek 08.01.2016 tarihinde istifa dilekçesi verdiği ve dilekçe içeriğinde emeklilik nedeniyle işten ayrıldığı hususuna değinmediği ve istifa dilekçesi verdikten 5 gün sonra 13.01.2016 tarihinde ihtarname çekerek emeklilik nedeniyle iş aktinin sonlandırıldığını belirtmesi karşısında davacının iş aktini emeklilik nedeniyle feshettiği sonucunun ortaya çıkmadığı davacının haklı fesih sebebi bulunmadığı sonucuna varılmakla davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı bozularak ortadan kaldırılmış ve kıdem tazminatı talebinin reddine dair hüküm kurulmuştur.
    Temyiz:
    Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    Gerekçe:
    Taraflar arasında iş akdinin feshinin emeklik nedenine dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusudur.
    4447 sayılı Yasanın 45. maddesi ile 1475 sayılı Yasanın 14. maddesinin birinci fıkrasına (5) numaralı bent eklenmiştir. Anılan hükme göre, işçinin emeklilik konusunda yaş hariç diğer kriterleri yerine getirmesi halinde kendi isteği ile işten ayrılması imkânı tanınmıştır. Başka bir anlatımla, sigortalılık süresini ve pirim ödeme gün sayısını tamamlayan işçi, yaş koşulu sebebiyle emeklilik hakkını kazanamamış olsa da, anılan bent gerekçe gösterilmek suretiyle işyerinden ayrılabilecek ve kıdem tazminatına hak kazanabilecektir.
    İşçi tarafından bağlı bulunduğu kurum ya da sandıktan tahsise ya da tahsis yapılabileceğine dair yazının işverene bildirildiği anda işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümü doğar. Faiz başlangıcında da bu tarih esas alınmalıdır.
    Somut uyuşmazlıkta, davalı şirket tarafından ihbar üzerine yapılan denetim devam ederken davacının 1475 sayılı İş Kanunu 14/5. hükmü gereği iş sözleşmesini feshettiği anlaşılmakta ise de davacı hakkında yapılan araştırma sonucunda iş sözleşmesinin haklı nedenle feshini gerektirecek ağırlıkta eylemi bulunduğuna dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığından, davacının 17.02.2016 tarihli denetim raporundan yaklaşık 1,5 ay önce 08.01.2016 tarihli dilekçesi ve ilişik kesme belgesi ile 1475 sayılı İş Kanunu 14/5. hükmü gereği iş sözleşmesini feshettiği ve bu fesih nedeniyle kıdem tazminatına hak kazandığı anlaşılmakla davacının kıdem tazminatı talebinin kabulü gerekirken reddi hatalı olup bozma sebebidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın gereği için Bölge Adliye Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, davacı yararına takdir edilen 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi