1. Hukuk Dairesi 2020/1199 E. , 2021/1096 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ :TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 576 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu yerde 10/08/1999 tarih ve 1535 sayılı encümen kararı ile 3194 sayılı yasanın 18. maddesi gereğince imar uygulaması yapıldığını, bunun sonucunda 1485 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 53/2400, 1490 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 964/2400 , 1474 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 157/2400 hisseleri ile 1402 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı adına tahsis ve tescil edildiğini, Bursa 2. İdare Mahkemesi tarafından tüm parselleri kapsayacak şekilde imar uygulamasının iptal edildiğini ileri sürerek 576 parsel sayılı taşınmazda iptal edilen imar uygulaması ile oluşan taşınmazlarda tam veya hisseli olarak tescil edilen imar parsellerinin iptalini, geri dönüşüm yapılarak kadastral mülkiyet durumunun ihyası ile 576 parsel sayılı taşınmazın adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece; Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü aleyhinde açılan davanın pasif husumet ehliyeti yönünden, Belediye aleyhinde açılan davanın ise ön şart yokluğu nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “....Somut olayda, dava dışı kişiler tarafından açılan davalar ile aralarında davacının kadastral parselinin de bulunduğu birçok parsel hakkında yapılan imar uygulamasının iptal edildiği anlaşıldığından bu iptalden davacının da yararlanacağı açıktır. Bu durumda, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü aleyhinde açılan davanın sıfat yokluğundan reddi doğru ise de, imar işlemini gerçekleştiren davalı ... hakkındaki davanın esastan incelenmesi gerekeceği açıktır. Hal böyle olunca; öncelikle 1474 ada 1 parsel, 1490 ada 2 parsel ve 1485 ada 2 parsel sayılı taşınmazların maliklerinin mülkiyet hakları etkilenebileceğinden tamamının davaya dahil edilmesi, bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde dava konusu geri dönüşüm işlemlerinin tamamlandığı anlaşıldığından davanın konusu kalmadığı gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karar, davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
KARAR
Dava, imar parsellerinin tapularının iptali ile kadastral parselin ihyası istemine ilişkindir.
Somut olayda, hükmüne uyulan bozma ilamından sonra kadastral parsele geri dönüşüm işlemlerinin tamamlanması nedeniyle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir. Gerçekten de bozma ilamında ... aleyhine açılan davanın sıfat yokluğundan reddine ilişkin verilen kararın doğru olduğu, imar işlemini gerçekleştiren davalı ... hakkındaki davanın esastan incelenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu durumda ... yönünden sıfat yokluğundan davanın reddine ilişkin verilen hükmün kesinleştiği, bozma sonrası yargılama davalı ... hakkında yürütüldüğü için vekalet ücretinden davalı Belediyenin sorumlu olduğu açıktır. Ne var ki, Mahkemece vekalet ücreti ile ilgili yazılı şekilde karar verilmesi hatalı ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün vekalet ücretine ilişkin 5. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “Davacı vekili lehine belirlenen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı ... Belediyesinden alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin eklenmesine, davalı ... vekilinin temyizi üzerine yapılan inceleme sonucu 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davalı ... Müdürlüğünden
harç alınmasına yer olmadığına, 01/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.