Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4543
Karar No: 2016/4701

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4543 Esas 2016/4701 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/4543 E.  ,  2016/4701 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan ... ile davalılar ... ve ... ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

2005 yılında yapılıp 25.11.2005 - 26.12.2005 tarihinde yapılan kısmî ilân sırasında ... köyü 101 ada 1, 102 ada 1, 103 ada 1, 104 ada 1, 105 ada 1, 106 ada 1 ve 16, 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar orman niteliği ile ... adına tespit edilmiştir.
103 ada 7 parsel sayılı 19.670,95 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ... adına tespit edilmiştir.
106 ada 18 parsel sayılı 14.264,45 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ...; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 108 ada 1 sayılı parselin bir bölümünün adına tescili istemiyle dava açmıştar.
Davacı ...; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 103 ada 7, 106 ada 16 ve 18 sayılı parsellerin tamamının, 102 ada 1,103 ada 1 ve 106 ada 1 parsel sayılı taşınmazların bir kesiminin adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Davacı ...; îrsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 104 ada 1 ve 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazların bir bölümünün babası ..... adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Davacı ...; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 102 ada 1 ve 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazların bir bölümünün adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece davalar birleştirildikten sonra; 101 ada 1, 103 ada 7, 104 ada 1, 105 ada 1, 106 ada 1 ve 18 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davaların reddine, tespit gibi tapuya tescillerine, 102 ada 1 parselin fen bilirkişi ... ... tarafından düzenlenen 18.07.2011 tarihli krokili raporda (D) harfi ile işaretlenen 20.622,07 m2 yüzölçümlü kesiminin ... adına tesciline, geriye kalan bölümünün orman niteliğiyle ... adına tesciline, 108 ada 1 sayılı parselin (A) harfi ile işaretlenen 8.016,94 m2 yüzölçümlü bölümünün ... adına tapuya tesciline, geriye kalan kesiminin orman niteliğiyle ... adına tesciline, 103 ada 1 sayılı parselin (C) harfi ile işaretlenen 2.699,77 m2 yüzölçümlü kesiminin oman niteliğiyle ... adına, geriye kalan kesiminin ... adına tapuya tesciline, 106 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılardan ... ile davalılar ... ve ... ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine ve orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır..
1) ..."un temyiz itirazları fen bilirkişi ... ... tarafından düzenlenen 18.07.2011 tarihli krokili raporda 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (B) ve (C) harfleri ile işaretlenen sırasıyla 20.783,76 m2 ve 3.687,04 m2 yüzölçümlü kesimlerine ve 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile işaretlenen 10.096,51 m2 yüzölçümlü bölümüne yönelik olup; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına, ormanların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2) ... ... ve ...nin 102 ada 1 sayılı parselin (D) harfi ile işaretlenen 20.622,07 m2 yüzölçümlü kesimine ve 106 ada 16 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adlarına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
3- ... ... ve ...nin 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile işaretlenen 8.016,94 m2 yüzölçümlü kesimine yönelik temyiz itirazlarına gelince; temyize konu taşınmazın güney tarafında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden dava dışı gerçek kişi adına tespit ve tescil edilen 108 ada 2 parsel sayılı 7.209,15 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bulunmakta ise de anılan taşınmazla birlikte temyize konu yerin dört tarafı 108 ada 1 sayılı orman parselinin kesinleşen bölümleri ile çevrili olup, adına tescil kararı verilen ... tapu kaydına da tutunmamıştır. Bu durumda, temyize konu taşınmaz orman bütünlüğü içinde yer almakta olup 6831 sayılı Kanunun 17/2 maddesi uyarınca orman içi açıklığı niteliğindedir.
6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli Orman Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve 531 sıra nolu Orman Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmî Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli Orman Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "...6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez. 6831 sayılı Kanuna, madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet Ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval ... .... ...nce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal el koyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır.
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılması gerekir.
Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazların memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [YHGK’nın 10.12.1997 gün ve 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün ve 1997/20-808/1039, 22.10.2003 gün ve 2003/20-665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; orman içi açıklık ve boşluklar ile orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği orman sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet Ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı ..."ın 108 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
4) ... ... ve ...nin 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davacılardan ... 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi ... ... tarafından düzenlenen 18.07.2011 tarihli krokili raporda (C) harfi ile işaretlenen 2.699,77 m2 yüzölçümlü kesimini dava ettiği, hükmün gerekçe bölümünde de anılan taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirtildiği halde 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken maddi yanılgı ile hüküm yerinde (C) harfi ile işaretlenen kesimin orman niteliği ile ... adına tesciline, 103 ada 1 sayılı parselin kalan
bölümünün ... adına tesciline karar verilmiştir. Hükme dayanak yapılan orman bilirkişi kurul raporuyla da (C) harfi ile işaretlenen taşınmazın 1956 tarihli hava fotoğrafında, 1957 tarihli memleket haritasında orman olarak gözüktüğü, orman sayılan yerlerden olduğu belirlenmiştir. Bilindiği üzere ormanlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemezler. Ormanlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi nereye kadar ulaşırsa ulaşsın hukuken değer taşımaz. Bu durumda mahkemece ..."ın 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi orman niteliği ile ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle, ..."un temyiz itirazlarının reddi ile 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (B) ve (C) harfleri ile işaretlenen kesimlerine ve 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile işaretlenen bölümüne ilişkin hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ..."a yükletilmesine,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle, ... ... ve ...nin temyiz itirazlarının reddi ile 102 ada 1 sayılı parselin (D) harfi ile işaretlenen kesimine ve 106 ada 16 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün ONANMASINA,
3) Üçüncü ve dördüncü bentlerde açıklanan nedenlerle, ... ... ve ...nin temyiz itirazlarının kabulü ile 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile işaretlenen kesimine, 103 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükmün BOZULMASINA 19.04.2016 günü oy birliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi