20. Hukuk Dairesi 2016/4679 E. , 2016/4761 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... mahallesi, 538 ada 2 parsel sayılı 655 m² yüzölçümlü taşınmaz, çay bahçesi niteliğiyle davalı gerçek kişinin zilyedliğinde olduğu, ancak, ... tarafından dava konusu taşınmaz hakkında kadastro mahkemesinde dava açıldığı belirtilmek sureti ile, sınır ve mülkiyetinin kadastro mahkemesince belirlenmesi amacıyla kadastro tutanak ve ekleri kadastro mahkemesine devredilmiştir.
Davacı ..., 03.03.2008 havale tarihli dilekçesiyle; ... Mahallesinde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 502 ada 1 sayılı orman parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 sayılı orman parselinin kuzey ve doğu kısımlarının orman sınırları dışında bırakılmasına rağmen, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olarak gözüktüğünü iddia ederek, tesbitin iptali ve taşınmazın orman olarak sınırlandırılması talebi ile dava açmıştır.
Davalı gerçek kişiler, Ağustos 1955 tarih 27 sıra sayılı tapu kaydına dayanarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, 31.12.2010 tarihli celsede, davacının tek dilekçe ile doksan ayrı parsele dava açtığı hususu değerlendirilerek tefrik kararı verilmiş; 538 ada 2 parsel sayılı taşınmaz için eldeki dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu, davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın 1/9"ar hisse ile ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, davacı ... tarafından hüküm temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 11/09/2013 tarih ve .... sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle. “Dayanılan tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri ile getirtilerek, kadastro sırasında başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılarak, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları ve birlikte gösterir kadastro paftası, dıştan komşu taşınmazlara ait tesbit tutanakları ve dayanağı belgeler, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtildikten sonra, önceki bilirkişiler dışında halen ... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir fen ve bir ziraat mühendisi marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03/03/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi uyarınca orman içi açıklık olup olmadıkları değerlendirilmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; orman kadastrosu kesinleşmediğine göre fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ölçeğinin kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, tüm deliller toplandıktan sonra oluşacak kanaate göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan davanın reddine; ... ili, .. ilçesi, ... mahallesi 538 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, kadastro tutanağındaki vasıf ve yüzölçümüyle birlikte 9 hisse kabul edilerek;
... ... mirasçıları,
1 hissesinin ...lü
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ...
1 hissesinin ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline,
karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kısmî ilân süresi içinde açılan kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu parsel orman sınırları dışında bırakılmış, kısmî ilân süresi içinde ...nce dava açılmış olması nedeni ile kadastro çalışmaları kesinleşmemiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 20/04/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.