20. Hukuk Dairesi 2015/6878 E. , 2016/4943 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ... ili, ... ilçesi, ... köyü 320 ada 1 ve 321 ada 16 parsel sayılı sırasıyla 1660,39 m2 ve 28053,14 m2 yüzölçümlü taşınmazlar, tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden davalı ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazların zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığı iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, çekişmeli 321 ada 16 sayılı parsel yönünden davanın reddi ile tespit gibi tesciline, 320 ada 1 sayılı parsel yönünden davanın kabulü ile orman niteliğiyle ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; davacı ... tarafından 321 ada 16 sayılı parsele yönelik olarak temyiz edilmiş, Dairemizin 06.05.2009 gün ve ... sayılı ilâmı ile eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle yeniden orman ve zilyetlik araştırması yapılması gereğine değinilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 321 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi 28.053,14 m2 ve tarla niteliğiyle davalı ... oğlu ... adına tapu siciline tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 17.02.2014 tarih ve ... Esas, ... Karar sayılı ilâmı ile “Mahkemece yapılan keşifte dinlenilen orman, ziraat ve yerel bilirkişiler, çekişmeli yerin % 18 eğimli, 10 yaşlı, 60"a yakın elma ve kestane ağacı olan, zemin işlenmemiş, eğrelti otlarıyla kaplı arazi niteliğinde olduğunu bildirmiş, dosyadaki arazinin fotoğraflarından da bu durum anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı, ağaçlar dikilmeden önce, tarım arazisi olarak kullanıldığı tanıklarca söylenmiş, ancak ne şekilde kullanıldığı, iradi terk durumu olup olmadığı tam olarak açıklanmamıştır. Ziraat bilirkişisi de toprak analizleri yaparak, kaç yıldır tarımda kullanıldığını tesbit etmediği için, ağaç dikilmeden önce de tarım arazisi olarak kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise ne şekilde kullanıldığı anlaşılamamıştır. Bu nedenle, mahkemece; ziraat bilirkişi, mahallli bilirkişiler ve tanıklarla tekrar keşif yapılarak, taşınmazın davacı tarafından ağaçlar dikilmeden önce kaç yıl ve ne şekilde kullanıldığı araştırılmalı, mahalli bilirkişi ve tanıklara zilyetlik durumu maddi olgulara dayalı ayrıntılı olarak açıklattırılmalı, davacının ekip biçmek gibi bir zilyetliği olup olmadığı ve kaç yıldır kullanıldığı ve zilyetliği iradi terk durumu olup olmadığı araştırılmalı, ziraat bilirkişiden taşınmazın toprak yapısı, eğimi, kaç yıl önce imar ve ihya edildiği ve ne zamandır tarımda kullanıldığı, kaç yıldır kullanılmadığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı, taşınmazdan toprak örnekleri alınarak toprak analizleri yaptırılmalı ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulmasının ardından yapılan yargılama sonucunda davanın reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyü 321 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti gibi 28053,14 m2 olarak ve tarla vasfıyla davalı ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, taşınmazlar orman sınırları dışında bırakılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 21/04/2016
günü oy birliği ile karar verildi.