3. Hukuk Dairesi 2014/4016 E. , 2014/10602 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KONYA TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/10/2013
NUMARASI : 2013/209-2013/972
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket adına kayıtlı, 42 BB 852 plakalı kamyonetin 25/02/2011 tarihinde davalıya 2.000,00 TL"si peşin, kalanı 28/07/2011 vade tarihli, 10.800,00 TL, 20/08/2011 vade tarihli 10.600,00 TL ve 28/09/2011 vade tarihli 10.600,00 TL bedelli üç senet alınmak suretiyle toplam 34.000,00 TL bedelle haricen satıldığını ve aracın davalıya teslim edildiğini, senetlerin gününde ödenmemesi üzerine olayın Cumhuriyet Savcılığı"na intikal ettiğini; müvekkilinin şikayetten vazgeçmesi üzerine aracın müvekkiline teslim edildiğini, ertesi sabah aracın kaybolması üzerine müvekkilinin çalıntı ihbarında bulunduğunu, araştırmalar sonucunda aracın hangara gizlenmiş vaziyette bulunduğunu, Jandarma ekiplerince araca el konulduğunu, olayın hukuki ihtilaf konusu olduğu kanaati ile aracın davalının oğlu M.. D.."ye teslim edilmesine karar verildiğini; araçta herhangibir hasar mevcut değilse nakit para ile 32.000 TL bedelli senetleri iadeye hazır olduklarını belirterek, müvekkili ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine, aracın müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; davacının iddialarının haksız ve yersiz olduğunu, araç satımı nedeniyle 2.000 TL peşin 7.000 TL araç üzerindeki yakalama şerhinin kaldırılması ve 5.000-6.000 TL ev eşyalarının haczinden dolayı maddi zararının olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek; davanın kabulü ile taraflar arasında akdedilen 25/02/2011 tarihli "Oto Satış Sözleşmesi" başlıklı araç alım satımına ilişkin sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile 42 .... 852 plakalı aracın davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gereklidir. Somut uyuşmazlıkta ise, dava konusunun davacı Oto.San.Ltd.Şti ile davalı arasında yapılmış olan (yük taşıma maksadıyla alınan ikinci el kamyonete ilişkin) harici araç satış sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine ve aracın iadesi talebine yönelik olduğu bu kapsamda, davacının tüketici tanımına uymadığı ve aracın da tahsis amacı dikkate alındığında, olayda 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.
Hal böyle olunca; mahkemece, davaya genel mahkemece bakılması gerekirken, yazılı şekilde Tüketici Mahkemesi tarafından hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.