Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/17964
Karar No: 2016/4205
Karar Tarihi: 29.03.2016

Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/17964 Esas 2016/4205 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyete ilişkin kararın temyiz edilmesi sonrasında Ceza Genel Kurulu tarafından incelenmiş. Bu inceleme sonucunda, sanık veya şüpheli her evrede müdafii talep edebileceği gibi 18 yaşını doldurmamış, sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olanların müdafii atanacağı belirtilmiştir. Bu durumlarda zorunlu müdafi, sanığın lehine işlemler yapsa da, hüküm kesinleşmeden müdafi atanması gerekmektedir.
Kararın detayında ise, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesi sonucu mala zarar verme suçunun oluşmadığına dikkat çekilmiştir. Sanık hakkında ise, hapis cezası almış olması nedeniyle belirli haklarından yoksun bırakılması gerektiği, ancak bu kararın hüküm fıkrasında yer almadığı belirtilmiştir. Bu nedenle hüküm tebliğnameye aykırı olarak bozulmuştur. Yazımın sonunda geçen kanun maddeleri ise şöyledir:
- 1412 sayılı CMUK'nun 138., 141. ve 305/1. maddeleri
- 5271 sayılı CMK'nın 149., 150. ve 223/8. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesi ve 2. ve 3. fıkraları
-
17. Ceza Dairesi         2015/17964 E.  ,  2016/4205 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu"nun 18.03.2008 günlü 2008/9-7-56 ve 13.05.2008 günlü 2008/10-101-113 sayılı kararlarında açıklandığı üzere, 1412 sayılı CMUK"nun 138. 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 149. ve 150. maddeleri uyarınca, şüpheli veya hükümlü soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği gibi şüpheli veya hükümlü on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olursa istemi aranmaksızın müdafii atanacağı, baroca istem halinde veya Yasa gereği zorunlu olarak atanan müdafiin görevinin hükmün kesinleşmesiyle son bulduğu, kendisine zorunlu müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, zorunlu savunmana yapılan tefhim veya tebliğin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı, bu durumda zorunlu müdafii, sanığın lehine gibi görünen bazı işlemler yapmış olsa da; örneğin temyiz dilekçesi vermiş olsa dahi, hükmün, sanığın kendisine de tebliğ edilmesi ve sanık tarafından temyiz dilekçesinin verilmesi halinde, temyiz isteminin kabul edilmesi gerektiği, incelemeye konu dosyada ise; 6. Ceza Dairesi"nin iade yazısı sonrasında, gerekçeli kararın, 03.12.2014 tarihinde ... Tipi Ceza İnfaz Kurumu"nda başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanık ..."a tebliğ edilmekle birlikte, 5271 sayılı CMK"nın 35/3. maddesindeki yönteme uygun şekilde gerekçeli kararın sanığa okuma ve anlatma yoluyla bildirilmediğinin, bu nedenle yapılan tebligatın usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında, bu yönde tebliğnamedeki düşünce benimsenmemiş olup, her ne kadar sanık müdafiinin temyiz talebini kabul etmediğini beyan etmiş ise de yasal süre içinde de temyiz talebinde bulunmadığı görülmekle, suç tarihinin üzerinden geçen zaman aralığı da dikkate alındığında, lehe yorumla, sanık ... zorunlu müdafiinin 04.02.2009 tarihli temyiz talebinin geçerli olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Suça konu aracın, bizatihi hırsızlık suçunun konusunu oluşturması nedeniyle ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde kesin nitelikte mahkumiyet kararı verilmiş olması nedeniyle kanun yararına bozma yoluna gidilmesi mümkün kabul edilmiştir.
Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 21/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun"un 3-B maddesiyle değişik 1412 sayılı CMUK"nun 305/1. maddesi gereğince hüküm tarihine göre temyizi olanaklı olmadığından suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş olduğu suç nedeniyle hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ile ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hüküm fıkrasından çıkartılması ile yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" cümlelerinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun, 21.08.2005 günü tespit edilemeyen bir vakitte müştekinin park halinde bulunan aracını düz kontak yapmak suretiyle çalması şeklinde gerçekleşen eylemine uyan TCK"nın 142/1-b ve 31/3. maddelerinde yazılı bulunan suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasa"nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 aylık uzamış zamanaşımı süresinin suç tarihi olan 21.08.2005 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
IV-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
1-Sanığın hırsızlık eyleminin, suç konusu aracın mülkiyetine yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeden atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
2-Kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ve ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi