Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/7898
Karar No: 2014/1044
Karar Tarihi: 17.02.2014

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/7898 Esas 2014/1044 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûm olmuştur. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma talebi üzerine dosya incelenmiştir. Mahkemece sanığın sadece adli para cezasına karar verilmiş, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamıştır. Ancak, kanuna göre uyuşturucu madde kullanmış olan sanık hakkında cezaya hükmedilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine de karar verilebileceği belirtilmiştir. Ayrıca, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesinde zorunluluk bulunduğu, mahkemeye takdir hakkı tanınmadığı ve bu tedbirlerin uygulanması için sanığın önceden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmemiş olması gerektiği gibi koşullar mevcuttur. Sanığın farklı bir suç nedeniyle önceden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmesi, bu kararda hata yapıldığı anlamına gelmemektedir. Mahkeme kararının tebliğinde usulsüzlük olduğu tespit edilmiştir. Kanun yararına bozma talebine konu kararın incelenmesinin mümkün olmadığı kararı verilmiştir. Kanun maddeleri: TCK 191/1, 50, altıncı fıkra, Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2013/7898 E.  ,  2014/1044 K.

    "İçtihat Metni"

    Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında ... Sulh Ceza Mahkemesi"nce 18.10.2011 tarihinde 2011/174 esas ve 2011/869 karar sayı ile verilen mahkûmiyet hükmünün kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 22.05.2013 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Mahkemece sanığın TCK"nın 191/1, 50 maddeleri gereğince 6.000,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 191/6. maddesi gereğince sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına yer olmadığına hükmolunmuştur.
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında; «Dosya kapsamına göre, 19/12/2006 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinde, uyuşturucu madde kullanmış olan sanık hakkında, birinci fıkraya göre cezaya hükmedilmeden ikinci fıkra gereğince sadece tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği gibi, altıncı fıkranın yollaması uyarınca birinci fıkradaki ceza ile birlikte ikinci fıkradaki tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine de hükmedilebileceği öngörüldüğü, uyuşturucu madde kullanmış olan sanık hakkında; belirtilen iki seçenekten biri uygulanırken, nedenleri tartışılıp, dosya kapsamına uygun, somut, yasal ve yeterli gerekçenin gösterilmesinin gerektiği; ayrıca, aynı maddenin ikinci veya altıncı fıkralarındaki ihtimallerden hangisi tercih edilirse edilsin, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesinde zorunluluk bulunduğu, belirtilen tedbirlerin uygulanması yönünden, mahkemeye takdir hakkı tanınmadığı ve 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin altıncı fıkrasının uygulanabilmesinin koşulu olarak, aynı fıkranın son cümlesinde öngörülen "Ancak, bunun için kişi hakkında bu suç nedeniyle önceden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmemiş olması gerekir." hükmünün, iddianamede belirtilen davaya konu aynı eylem nedeniyle, anılan maddenin ikinci fıkrası uyarınca daha önce tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmemiş olması gerektiğini ifade ettiği gözetilmeksizin; sanığın, gerçekleştirdiği başka bir eylem sebebiyle açılan başka bir dava sonucu tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verildiği gerekçesiyle, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunmamasında isabet görülmemiştir.» denilerek, belirtilen hükmün bozulması istenmiştir.
    Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinde, “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır ” hükmü öngörülmüştür.Dosya kapsamına göre, sanığın duruşmada bildirdiği adres yerine, yokluğunda verilen... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18.10.2011 tarihli kararının, sanığın mernis adresine tebliğinin usulsüz olduğu, sanığa tebliğ edilmemesi nedeniyle temyiz yolu açık olan kararın henüz kesinleşmediği, belirtilen nedenle kanun yararına bozma talebine konu ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18.10.2011 tarihli ve 2011/174 esas ve 2011/869 karar sayılı kararının bu aşamada incelemeye konu edilmesi olanaklı olmadığından, kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi