16. Hukuk Dairesi 2015/17368 E. , 2016/3384 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 140 ada 1, 141 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 parsel sayılı sırasıyla 226.46, 2.509.24, 3.490.55, 1.683.79, 1.642.07, 2.009.78, 1.988.93, 1.961.65, 1.973,09 ve 3.191,43 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ayrı ayrı irsen intikal, taksim, bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve arkadaşları adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine tapu kaydına dayanarak ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 140 ada 1, 141 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı Hazine"nin dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazları kapsamadığı, taşınmazların kanunları uyarınca Hazine"ye intikal eden yerlerden olduğunun ispat edilemediği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davaya konu taşınmazlar senetsizden davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine 10.03.1935 tarih ve 34 sayılı tapu kaydına dayanarak taşınmazların kanunları uyarınca Hazineye intikal eden yerlerden olduğu iddiasına dayanarak çekişmeli 140 ada 1, 141 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazlara yönelik dava açmıştır. Davacı Hazine"nin aynı tapu kaydı ve aynı nedenlere dayalı komşu taşınmazlara yönelik de dava açtığı Dairemizce geri çevirme yapılmak suretiyle getirtilen komşu taşınmazlara ait kadastro tutanak örnekleri ile Hazine"nin 19.02.2015 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı Hazine tarafından aynı nedenlere dayanarak komşu taşınmazlara yönelik açtığı davalarda komşu parsellerden biri hakkında verilecek hükmün diğerlerini de etkileyeceği göz ardı edilerek komşu parsellerle ilgili derdest davaların eldeki dava ile birleştirilmesi gerektiği düşünülmemiştir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacı Hazine tarafından aynı nedenlere dayanılarak komşu parsellere açılmış bulunan derdest davalar belirlenmeli, bu davalar ile eldeki dava birleştirilmeli, daha sonra taşınmazları bir arada gösterir birleşik kroki getirtilerek, dava konusu taşınmazları dıştan çevreleyen komşu taşınmazlara ait kadastro tutanak örnekleri getirtilerek varsa tespitlerine esas alınan tapu ya da vergi kayıtlarının bulunduğunun belirlenmesi halinde kayıtların ilgili yerlerden getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan usulünce belirlenecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri ile uzman bilirkişiler huzuruyla mahallinde yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında davacı Hazine"nin dayandığı tapu kaydı okunup sınırlarının bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar haritasında işaret ettirilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, tespite aykırı sonuca varılması halinde çelişkinin giderilmesi için tespit bilirkişileri dinlenmeli, tapu kaydının dayanağı belgelerde belirtilen krokisi mahalline gereği gibi uygulanmalı, tapu kaydının kapsamı buna göre belirlenmeli, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece yetersiz araştırma ve uygulama ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.