Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 1984-31.03.2001 tarihleri arasında çalıştığının ve Kuruma eksik bildirilen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile davalılardan Kurum ile R.D. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, 1984 yılından 31.3.2001 yılına kadar davalı işverenlere ait, işyerinde kesintisiz çalıştığını ileri sürerek eksik bildiren sürenin tespitini istemiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacının 1.12.1994-31.3.2001 tarihleri arasında davalı D. Partisi Kağıthane İlçe Başkanlığına ait işyerinde çalıştığının tespitine 01.11.1994 tarihinden önceki istemin hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle reddine, D. Partisi Genel Başkanlığına yönelik davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
Yapılan incelemede, davalı D. Kağıthane İlçe Başkanlığında kurucu olacak görev almış tanık ifadelerine göre D. Kağıthane İlçe teskilatının 1984 yılında oluşumundan beri davacının telefonlara, çay ve temizlik işlerine baktığını ve bu çalışmanın sürekli devam ettiği, dinlenen tanıkların D. Kağıthane İlçe teşkilatında görev aldıkları, yönetim kurulu üyeliği yaptıkları, işyerinden 1.11.1994-30.11.1994 tarihleri arasında 25 gün bildirimde bulunulduğu 1.3.1998 tarihlerinde de aynı işyerinden davacının işe girişine ilişkin işe giriş bildirgesinin verildiği, işyerinin 1.11.1994 tarihi itibariyle 506 sayılı Yasa kapsamına alındığı 30.11.2004 tarihine kadar faal olduğu görülmüştür.
Bu yönü ile davanın yasal dayanağı belirgin olarak 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesidir. Anılan maddede, yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum tarafından tespit edilemeyen sigortalıların çalıştıklarını hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilecekleri öngörülmüştür.
Somut olayda davacının işyerindeki çalışmaları davalı Kuruma 01.11.1994-30.11.1994 tarihleri arasında kısmi olarak bildirilmiş, 01.03.1998 tarihinde de işe giriş bildirgesi verilmiş ancak bir çalışma bildirilmemiş, 1994 yılındaki bildirime uygun olarak da primler ödenmiştir. Davacının ihtilaf konusu dönemde başka bir işyerinden bildirilmiş çalışması bulunmadığına göre 1984-31.03.2001 tarihleri arasındaki çalışma kesintisiz geçtiğinden beş yıllık hak düşürücü sürenin dolduğundan söz edilemez. Davalı işyerinin bir parti teşkilatı olduğu ve davacıdan başka çalışanında olmadığı, nazara alındığında davacının çalışmalarının sürekli olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken 1.11.1994 tarihinden önceki döneme ilişkin istemin hakdüşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.
3-Öte yandan davalı R.D. davalı Parti ilçe teşkilatında ilçe başkanı olarak görev yaptığından kendisine husumet yöneltilmesi mümkün değildir. Bu davalıya yönelik davanın husumetten reddine karar verilmesi gerekirken bu davalının avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmuş olması da hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin hatalı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalı R.D."ın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ile davalılardan R.D."a iadesine, 24.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.