Davacı, 1994 yılından itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı, 4.10.2000 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiğini ileri sürerek 1994 yılından itibaren 2926 sayılı Yasa"ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini istemiştir.
Mahkemece, davacının 01.12.1996 tarihinden dava tarihine kadar tarım Bağ-Kur sigortalı olduğunun tespitine karar vermiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescilinin bulunmadığı, 1997 yılı Ocak ayındaki prim kesintisi dışında başka kesintinin mevcut olmadığı, ziraat odasına 2002 yılından itibaren kayıtlı olup, tarım kredi kooperatifine kayıtlı olmadığı, zirai arazilerinin bulunduğu, muhtarlık beyanına göre geçimini çiftçilik yaparak sağladığı, 01.01.1995-31.12.1999 tarihleri arasında 2925 sayılı Yasa’ya tabi olarak 900 gün prim ödediği, 04.10.2000 tarihinden itibaren nakliyecilik işi nedeniyle 1479 sayılı Yasa"ya tabi Bağ-Kur sigortalısı olduğu ve sigortalılığının halen devam ettiği anlaşılmaktadır.
Gerçekten Tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa"nın 36 ve 10.maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve Bağ-Kur’lu çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Yasaya uygun olarak vergi, oda ve sicil kayıtları bulunup 04.10.2000 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa"ya tabi zorunlu Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olarak tescili olan ve primlerini ödeyen davacı ancak bu tarihe kadar 2926 sayılı Yasa tarım Bağ-Kur sigortalısı olabilir. Öte yandan 01.01.1995-31.12.1999 tarihleri arasındaki 900 gün primi ödenmiş 2925 sayılı Yasa’ya tabi SSK tarım sigortalılığı da göz ardı edilerek sonuca gidilmiştir.2925 sayılI Yasa’ya tabi sigortalılık, primleri sigortalı tarafından ödenen, her ay için 15 günlük sigorta primi ödemeye dayalı, isteğe bağlı sigortalılık niteliğinde olan sigorta türüdür. İsteğe bağlı sigortalılık niteliğinde olması, bu sigortalılık statüsünün tarım Bağ-Kur sigortalılık statüsünden önce oluşması ayda 15 gün prim ödeme zorunluluğunun bulunması ve davacı tarafından primlerin ödenmiş olması nedeniyle tarım Bağ-Kur sigortalılığına ancak 2925 sayılı Yasa’ya uygun olarak primleri ödenmiş süreler dışındaki sürelerde karar verilebilebilir.
2926 sayılı Yasa’ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalılığı yönünden ise, kesintinin 1997/Ocak ayında yapıldığı, bu durumda kesintiyi takip eden aybaşı olan 01.02.1997 tarihinden itibaren kabulü gerektiği, 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesinde belirtilen ve sigortalılığa karine teşkil eden kayıtların varlığı halinde kesinti nedeniyle başlatılan sigortalılığın devam edebileceği, aksi takdirde yalnızca prim kesintilerinin bulunduğu yıllar itibariyle sigortalılığa karar verilebileceği somut olayda, dosyadaki mevcut belgelere göre davacının ancak 01.02.1997-31.12.1997 tarihleri arasındaki sürede 2925 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık süresi dışında tesbite karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir.
Yapılacak iş; davacının 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesindeki kayıtları ve özellikle prim kesintisini yapan Düzce Fındık Tarım Satış Kooperatifi’nde kaydının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre kaydı yok ise 01.02.1997-31.12.1997 tarihleri arasındaki sürede, kayıtları var ve 01.02.1997 tarihinden itibaren yapılan tescili destekleyerek devam ediyor ise 01.02.1997-04.10.2000 tarihleri arasındaki sürede ve her iki durumda da 2925 sayılı Yasa’ya tabi süreler dışlanarak tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği ortadadır.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek özellikle sigortalılığın prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden aybaşından başlatılacağı düşünülmeksizin kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.