3. Hukuk Dairesi 2014/3792 E. , 2014/10912 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/10/2013
NUMARASI : 2012/399-2013/401
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin babası K.. K.."ın 23.06.2012 tarihinde vefat ettiğini, murisin Ender, Öner, Şener ve K.. K... isimli 4 tane oğlu bulunduğunu, murisin ölmeden önce oğlu Kemal"e, Kemal"in de Öner"e vekaletname verdiğini, Öner"in bu vekaletname ile murise ait 112.682,99 TL"yi 09.04.2012 tarihinde bankadan çektiğini, bu bedelin miras hakkı olup 4 yasal mirasçıya paylaştırılması gerektiğini ileri sürerek, davalılardan Ö.. K.. tarafından çekilen 112.682,99 TL"nin müvekkilinin miras hissesine tekabül eden 1/4 paya karşılık gelen 28.170,74 TL"sinin 09.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, dava konusu paranın muris K.. K.. tarafından çocukları Öner, Kamil ve Şener"e verilmesinin istendiğini, müvekkili Öner"in Kamil ve .. K.."ın paylarını Almanya"daki hesabından ödediğini, çekmiş olduğu parayı da Türkiye"de eşi ve kendi hesabına geçirdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı E.. K.. ile ilgili açılan davanın reddine, davalı Ö.. K.. ile ilgili açılan davanın kısmen kabulü ile 9.390,00 TL"nin 09.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Dava; davacı ile davalı Öner"in babası K.. K.."ın terekesine ait 112.682,99 TL"den davacının miras payına düşen 28.170,74 TL"nin her iki davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
TMK.’nun 599. md. gereğince, mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça mirasçılar, paylaşmada terekenin bütün malları üzerinde eşit hakka sahiptirler.(TMK. md.649/1)
Somut olayda, muris K.. K.."ın 23.06.2012 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak çocukları Ender, Öner, Kamil ve Şener"in kaldığı, muris ölmeden önce davalı Öner"in vekaletname ile murise ait 112.682,99 TL"i bankadan çektiği, çekmiş olduğu parayı eşi olan diğer davalı Emine"nin banka hesabına yatırdığı anlaşılmaktadır.
Davalı Öner, çekmiş olduğu paranın murise ait olduğunu ve murisin isteği doğrultusunda üçe bölündüğünü ve davacı dışındaki diğer iki kardeşine yurtdışındaki banka hesabından gönderildiğini ileri sürmektedir. Ancak, davalı Öner"in diğer iki kardeşine para gönderdiğine ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, iddiasını ispat edemediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davalı Öner"in dava dışı iki kardeşine para gönderdiği ve paranın 1/3"nü aldığı kabul edilerek (37.560,99 TL) hesaplama yapılmış ve davalı Öner"in kendi payına düşen 28.170,74 TL bu bedelden mahsup edilmiş, geriye kalan 9.390,00 TL"nin fazla ödendiği belirtilerek, davacı lehine bu miktara hükmedilmiştir.
Miras payı hesabı yapılırken, terekeye ait olan 112.682,99 TL"nin 1/4 hissesinin davacıya ait olduğu ve davacının payına düşen miktarın 28.170,74 TL olduğu dikkate alınarak, mahkemece davacı lehine bu miktara hükmedilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Ayrıca, diğer davalı E.. K.. ile ilgili açılan davanın, davalı Emine"nin hesabına diğer davalı eşi olan Öner tarafından gönderilen parayla ilgili, davacının alacak talebinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, reddine karar verildiği, gerekçe içeriği dikkate alındığında davalı Emine aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddedildiği anlaşılmakta olup, davalı Emine lehine A.A.Ü.T."nin 7/2. md. gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, reddedilen miktar üzerinden nisbi vekalet ücreti hesaplanması ve hesaplanan bu miktara hükmedilmesi hatalı olup, bu husus da bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.