Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2691
Karar No: 2016/5273

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/2691 Esas 2016/5273 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/2691 E.  ,  2016/5273 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili 01.08.2013 harç ve havale tarihli dava dilekçesinde, ... ili, ... ilçesi, ... köyü/mahallesinde bulunan 5167 ada 2 parsel sayılı arsa niteliğinde 716.82 m2 yüzölçümündeki taşınmazın müvekkillerinin murisi .... adına tapuda kayıtlı iken, .. .. açtığı, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin ... gün ve .../... E. - .../... K. sayılı tapu iptali ve tescil davası sonunda tapu kaydının iptal edilerek orman vasfıyla ... adına tescil edildiğini ve hükmün 26.06.2013 tarihinde kesinleştiğini, hiç bir bedel ödenmediğini, böylece mülkiyet hakkının ihlâl edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00.-TL"nin tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten işbu kararın kesinleşeceği tarihe kadar, kesinleştikten sonrada kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkillerine verilmesini istemiştir.
Davacılar vekili, keşif ve raporlardan sonra mahkemeye sunduğu 27.03.2014 tarihli dilekçesinde; davasını, 73.236,00.-TL üzerinden, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03/11/2010 gün ve 2010/10-550 E. - 2010/562 K. sayılı ilâmını gerekçe göstererek ıslah harcı yatırmadan ıslah etmiş ve tapu kayıtlarının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği 26.06.2013 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalı ... tahsiline ve müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, tapu kaydının mahkeme kararı ile hükmen iptal edildiğini, ... kusurlu sorumluluğunun sözkonusu olmadığını ve hukukî olay bakımından .. ile açılan dava arasında illiyet bağı bulunmadığını, dava zamanaşımı defi ve husumet itirazları bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ıslah harcı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararına dayanılarak tamamlatılmadan, davacının davasının kabulü ile 73.236,00.-TL"nin, iptal kararının kesinleştiği tarih olan 26.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak, davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kayıtlarının hükmen iptali nedeniyle, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir.
Taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Islahın kısmen veya tamamen olduğuna bakılmaksızın, taraflar aynı davada ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. Davacıların ıslah yoluyla sonuç talebini arttırması mümkün ise de nispi karar ve ilâm harcına tâbi davalarda, davalı taraf harçtan muaf olsa dahi, ıslah yolu ile dava değerinin artırılması halinde artan dava değeri üzerinden nisbi peşin harç ile (ıslah harcı) ayrıca karar ve ilâm harcının tamamlattırılması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.2013 gün ve 2013/21-445 E. - 2013/1625 K. sayılı kararında da bu görüş benimsenmiştir.
Somut olayda, davacılar vekili dava dilekçesinde 1.000,00.-TL olarak açıkladığı tazminat talebini, 27.03.2014 tarihli dilekçesinde; davasını, 73.236,00.-TL.-TL olarak arttırmış, ancak ıslah dilekçesinde; esas ve karar numarası verilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı gerekçe gösterilerek ıslah harcını yatırmamıştır. Mahkemece, ıslah harcı tamamlatılıp, ıslah dilekçesi taraflara usûlüne uygun tebliğ edildikten sonra işin esasına girilip karar verilmesi gerekirken, harcı yatırılmayan ıslah beyanına değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 10/05/2016 günü oy birliği ile karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi