16. Hukuk Dairesi 2015/5098 E. , 2016/3757 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ... vekili, ... çalışma alanında bulunan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında tespitten sonraki satın almaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 13.05.2013 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokide (C) harfi ile gösterilen 1.117,54 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacı yararına edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Karar tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince Büyükşehir Belediyesinin sınırları tüm ilin mülki sınırları haline gelmiş olup, köylerin tüzel kişilikleri kaldırılıp, mahalleye dönüşmüş olduğuna göre TMK"nın 713/3. maddesi gereğince Paşaköy Mahallesinin bağlı bulunduğu ... ile ..."nın da davaya dahil edilmesi gerektiği göz ardı edilip, taraf teşkili eksik bırakılmıştır. Öte yandan dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında hangi nedenle tescil harici bırakıldığı Mahkemece Kadastro Müdürlüğünden sorulmamış olup aynı mevkide ve tescil dışı bırakılan alan içindeki yerlerin tescili için açılmış olan ve Dairemizce de temyiz incelemesi yapılan bir kısım dava dosyalarında dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın 1967-1968 yıllarında yapılan kadastro çalışmalarında pırnallık olduğu için tescil harici bırakıldığı belirtilmiş; eldeki davaya konu taşınmazın başında yapılan keşifte dinlenilen tanıklar dava konusu taşınmazın 1980"li yıllarda boş arazi olup otlak bir yer olduğunu belirtmişler, fen bilirkişisi ise düzenlediği raporda taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında çalılık ve ham toprak olması nedeni ile tescil harici bırakıldığını açıklamıştır. Davacı vekili dilekçede, dava konusu taşınmazın 1970"li yıllardan itibaren önceki malikler tarafından kullanılırken 1993 yılında müvekkilinin satın aldığını ve üzerine ev yaptığını ve 20 yılı aşkın zamandır kullanıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece taşınmazın hangi nedenle tescil harici bırakıldığı tam olarak belirlenmediği gibi imar ve ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, muhtaç yerlerden ise imar ve ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı yönünde yeterli araştırma yapılmamış; taşınmazın imar planı içinde kalıp kalmadığı da araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle, davacıya İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Sancaktepe Belediyesi Tüzel Kişiliklerini davaya dahil ederek taraf teşkilini tamamlama olanağı verilmeli, bundan sonra dava konusu taşınmazın
bulunduğu bölgeye ilişkin pafta getirtilmeli, ayrıca Kadastro Müdürlüğünden dava konusu taşınmazın da içinde bulunduğu alanın hangi nedenle tescil harici bırakıldığı sorulmalı, taşınmazın imar planı içinde kalıp kalmadığı, kalıyor ise hangi tarihte imar planı kapsamına alındığı belirlenmeli, ayrıca dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları ..."ndan istenilmeli, eski tarihli memleket haritaları ve uydu fotoğrafları da getirtilerek dosya arasına konulmalıdır. Daha sonra taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi ve taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde tarım yapılıp yapılmadığı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, muhtaç yerlerden ise imar ve ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, teknik bilirkişi heyetine yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, 3 kişilik ziraat mühendislerinden çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerini açıklar nitelikte, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor ve harita düzenlettirilmeli, aynı mevkide dava konusu olan taşınmazlara ait dava dosyalarından uygulamada faydalanılmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.