Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/882
Karar No: 2020/2459

Tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2019/882 Esas 2020/2459 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2019/882 E.  ,  2020/2459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek
    HÜKÜM : 1-..."i tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek suçundan; TCK"nin 82/1-a, 35, 62, 53. maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay hapis cezası,
    2-..., ... ve ..."i tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek suçundan; 765 sayılı TCK"nin 450/4, 61, 59, 31, 33. maddeleri uyarınca; 12 yıl 6 ay hapis cezası (3 kez),
    3-765 sayılı TCK"nin 77/1. maddesi uyarınca; içtima edilerek, 36 yıl hapis cezası.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Oluşa ve dosya kapsamına göre; suç tarihinde mağdurlara ait aracın karayolunda seyir halinde iken, seyir güzergâhına pusu kurularak birden fazla silah kullanılmak suretiyle yoğun ateş altına alındığı, mağdurların aşamalardaki beyanlarında; eylemin aralarında husumet bulunan sanığın akrabaları tarafından gerçekleştirildiğini beyan etmekle birlikte, olaydan sonraki ilk beyanlarında ismen sanıktan bahsetmedikleri, bilahare verdikleri ifadelerde özellikle mağdur ... ve ..."in eylemi gerçekleştirenler arasında sanığın da bulunduğunda ısrarcı oldukları ancak; soruşturma aşamasında usulüne uygun bir teşhis işlemi yapılmadığı, bununla birlikte aynı araçta bulunan diğer mağdurlar ve özellikle husumete taraf olmayan temyiz dışı mağdur ..."in ateş edenler arasında sanığı tam olarak görüp tanıyamadıklarını beyan ettikleri, buna mukabil, sanığın ilk beyanından itibaren o tarihte Şanlıurfa Merkez"de bulunan ticaret lisesinde öğrenci olduğunu ve olay saatinde okulda bulunduğunu savunduğu, aynı okulda öğrenci olan arkadaşlarının lehine tanıklık yaptıkları, okul idaresinin de sanığın o tarihte okulda yapılan derslere kayden katıldığına yönelik bir belge düzenlediği, düzenlenen belgenin kayıtlara uygun olduğunun okul idarecileri tarafından beyan edildiği fakat okulda gerçekleştirilen ders ve sınav faaliyetlerine ilişkin ayrıntılı belgelerin muayyen yasal sürelerin geçmesi nedeniyle imha edildiğinin bildirildiği, aynı gün öğleden sonra emniyet müdürlüğüne gittiğini beyan eden sanığın beyanını o tarihte emniyette görevli olduğunu beyan eden polis memurunun da doğruladığı anlaşılmaktadır.
    Ortaya çıkan delil durumuna göre; toplam beş kişi olan mağdurlardan iki kişi sanığı suçlamakta buna karşılık üç kişi diğer mağdurlarla aynı araçta, aynı yer, zaman ve imkanda olmalarına rağmen bu suçlamaya katılamamakta, buna karşılık suçlamayı reddeden sanığın savunmasını destekleyen tanıklar ve içeriği muğlak olmakla birlikte bir belge bulunmaktadır. Sanığı suçlayan mağdurların geniş bir aileden özellikle sanığı suçlamaları için bir neden bulunmamakla birlikte husumetin etkisiyle gerçeğe aykırı beyanda bulunmaları mümkün görünmektedir. Ayrıca yoğun çatışma ortamında olayın verdiği korku, kaygı ve panikle hareket eden mağdurların çok da iyi tanımadıkları anlaşılan sanığı bir başkasıyla karıştırmaları veya benzetmeleri diğer üç mağdurun olayı doğru düzgün göremedikleri de düşünüldüğünde pekâla mümkün görünmektedir.
    Şu hâlde sanığın olay yerinde olduğunu gösteren yegâne delil, belirtilen iki nedenle kuşkuyla yaklaşılması gereken mağdurların beyanlarından ibaret iken, sanığın olay yerine 120 km"den fazla mesafesi olan ve olay yerine ulaşma imkânı bulunmayan okulda olduğuna dair birden fazla tanıklar ve belgeler bulunmaktadır. Sanığın lehine olan bu delillere niçin itibar edilmediği de gerekçeli kararda açıklanamamıştır.
    Elbette, içeriği muğlak belge ve sanık lehine olan tanık beyanlarının da gerçeğe aykırı olma ihtimali vardır ancak, bu ihtimal ortaya konulmadan veya usulünce itibar edilmeme nedenleri açıklanmadan, hem nitelik hem nicelik olarak üstün durumdaki sanığın lehine olan deliller dikkate alınmaksızın yalnızca aleyhine olanlara itibar edilip, şüpheden sanık yararlanır ikesi de ihlal edilerek, atılı suçları işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak yasal ve yeterli delillere ulaşılamayan sanık hakkında beraat kararları verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi nazara sanık ..."ın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadığı takdirde derhal salıverilmesi için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 21/10/2020 gününde heyetimizden sayın ... ve ..."in mahkeme kararının yerinde olduğu ve onanması gerektiğine yönelen karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY:

    ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/06/2018 gün ve 2010/543 Esas 2018/234 Karar nolu ilamı ile sanık ... hakkında maktül ..."i 5237 sayılı TCK"nin 82/1-a, 35, 62, 53. maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay hapis cezası ile, yine mağdurlar ..., ... ve ..."i tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmek suçundan 765 sayılı TCK"nin 450/4, 61, 59, 31, 33. maddeleri uyarınca üç kez 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin kararın, sanık müdafii tarafından süresi içerisinde temyiz istemi ve kısmende re"sen temyize tabi olması üzerine yargılamaya konu dosya dairemize gelmekle heyetimizce yapılan inceleme sonrasında, üzerine atılı eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğine yönelik kesin bir delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek beraati gerektiğine yönelen sayın çoğunluk görüşüne muhalifiz.
    Çünkü; ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/06/2018 gün ve 2010/543 esas 2018/234 karar nolu ilamında maddi deliller ayrıntılı bir şekilde tartışılmış ve sanığın bu delillerin ışığı altında, müsnet suçu işlediğine yönelik bir hüküm ile mahkumiyeti cihetine gidilmiştir. Demirbüken ailesinin hasmı olan ve haklarında dava açılan ve daha önce haklarında mahkumiyet kararı verilip kesinleşen sanıklar ... , ... ve ... ile birlikte sanık ..."ında eylemin içerisinde olduğu ateş eden kişiler arasında, bulunduğunu tüm aşamalarda istisnasız olarak belirtilmektedirler. Taraflar daha önce birbirlerini tanıdıkları da düşünüldüğünde olayın heyecanı içinde dahi olsa, kişileri teşhis etmeleri çok doğaldır.
    Her ne kadar sanık ..., suç tarihinde Şanlıurfa Merkezde bulunan ticaret lisesinde öğrenci olup, olay saatinde okulda olduğunu savunmakta olup, buna ilişkin mekan tanığı sıfatıyle okul arkadaşlarını göstermiş, savunma tanıkları da bu yönde beyanda bulunmuş iseler de, bu beyanlar zahiri olarak tarafımızdan değerlendirilmiştir. Ayrıca, o tarihte okul idarecisi konumundaki kişinin de kişisel bir belge ile sanığın belirtilen suç tarihinde okulda olduğunu beyan etmekte ise de, bu hususta bizzat okul kayıtlarına dayalı olarak okul idaresi tarafından verilen resmi bir belge niteliğinde bulunmadığından net bir maddi delil olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.
    Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, olay esnasında mağdurlara karşı ateşli silahlar ve yapılan atış sayısı, kullanılan taksideki kurşun giriş delikleri ve araçta meydana gelene zararlar yani maddi deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde, mağdurların beyanlarına itibar etme gereğinden bahisle sanık ..."ın da haklarında mahkumiyet kararları kesinleşen diğer sanıklarla birlikte hareket ettiğinin kabulü gerekeceğinden, beraatine yönelik sayın çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.
    21/10/2020 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."nun yokluğunda 22/10/2020 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi