Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/4742
Karar No: 2007/1716
Karar Tarihi: 12.02.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/4742 Esas 2007/1716 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/4742 E.  ,  2007/1716 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  Yozgat 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Tarih               :  23.2.2006
    No                   : 625-32  
                           
    Davacı  esnaf Bağ-Kur sigortalısı süresi dışında kalan 10.12.1985 - 30.7.1987, 17.9.1999 - 2911.1999 ve 31.12.1999-13.9.2004  tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında zorunlu tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün  davalı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni  gerektirici nedenlere  göre  davalı kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, davacının  1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu süreler dışında 10.12.1985-30.7.1987,17.9.1999-29.11.1999, 31.12.1999-13.9.2004 tarihleri arasında2926 sayılı Yasa  kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece davacının 1.1.1986- 30.7.1987, 17.9.1999 - 29.11.1999 ve 21.12.1999 - 2.6.2005  tarihleri arasında tarım Bağ-Kur  sigortalısı  olduğunun  tesbitine karar verilmiştir.
    Davanın,  yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre,  sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan  Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan  resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür.Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim
    ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre,    kayıt    ve    tescil    işlemlerinde   Valilik,  Kaymakamlık,  Özel  İdare,  Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan p. e. İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T. Ş. Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının  esas alınacağı  bildirilmiştir.  Bu kayıtların  tarımda  kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi  olduğu ortadadır.
    Yapılan incelemede  davacının 18.2.1981-20.4.1982, 11.3.1985-10.12.1985, 30.7.1987-17.9.1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi zorunlu, 29.11.1999-31.12.1999 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi isteğe bağlı, 12.6.2004 tarihinden itibaren de 1479 sayılı Yasa"ya tabi  zorunlu sigortalı olduğu,  1.6.1985 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur  sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği,  10.12.1985 tarihinde prim ödemesinin bulunduğu,  davalı kurumca tescil tarihinde 1479 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalı olduğunun öğrenilmesi üzerine tarım Bağ-Kur  sigortalılığının iptal  edildiği anlaşılmaktadır.
    Sosyal  Güvenlik  Sistemimizde çifte sigortalılığa yer verilmemiş olup  davacının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak  çalışması mümkün değildir.  Çifte sigortalılık veya çakışan sigortalılık olarak adlandırılan  böyle bir durumda önceden başlayıp devam eden sigortalılığa değer verilerek sorun çözüme kavuşturulmalıdır. Somut  olayda davacının önceden başlayan sigortalılığı 1479 sayılı Yasa"ya tabi  sigortalılık olduğundan 1.6.1985 tarihli tescil işleminin davalı kurumca  iptaline ilişkin işlem  doğru olmakla mahkemece davacının prim ödediği 10.12.1985  tarihini takip eden aybaşı olan  1.1.1986 tarihinden sigortalılığının başlatılması ve 1.1.1986-29.7.1987 tarihleri arasında  tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine ilişkin verilen hüküm yerindedir.    
     Gerçekten Tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa"nın 36 ve 10.maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve Bağ-Kur’lu çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
    Davacının 30.7.1987-17.9.1999 tarihleri arasındaki  çalışması kısa  süreli olmayıp blok  çalışma niteliğinde olmakla, bu çalışmasının sona ermesinden sonra prim yatırmadığı, sattığı ürün bedelinden de prim kesintisi yapıldığına  ilişkin bir belgenin dosyada bulunmadığı görülmektedir.
    Mahkemece prim kesintisinin  bulunmadığı ve tarımsal faaliyetin  kanıtlanamadığı 17.9.1999- 29.11.1999, 31.12.1999-2.6.2005 tarihleri arasında HUMK"nun 74. maddesine aykırı olarak talebi de  aşar şekilde tesbit kararı verilmiş olması isabetsiz olmuştur.
    Yapılacak iş davacıya varsa 17.9.1999 tarihinden sonra ürün sattığı kişi veya kuruluşları açıklattırmak,  bu kişi veya kuruluşlardan ürün bedelinden  prim kesintisi yapılıp  yapılmadığını sormak yapılmamış ise 17.9.1999-29.11.1999,31.12.1999-2.6.2004 tarihleri arasındaki istemin reddine karar vermek, yapılmış ise, ziraat odası, zirai amaçla kooperatif kaydı, zirai arazi kaydı olup  olmadığını araştırmak çıkacak sonuca göre karar vermektir.
     Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular  gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm  kurulmuş  olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi