Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/19630
Karar No: 2007/1807
Karar Tarihi: 12.02.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/19630 Esas 2007/1807 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/19630 E.  ,  2007/1807 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  Sivas İş Mahkemesi
    Tarih               :  2.10.2006
    No                   : 582-805  
                           
    Davacı   SSK"lı hizmetleri dışında 1.2.1986-31.12.2002 tarihleri arası  çalışmalarının tesbitine    karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  reddine  karar vermiştir.
    Hükmün  davacı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava davacının davalı Kurumca iptal edilen 1.2.1986-31.12.2002  tarihleri arasındaki tarım Bağ-Kur sigortalıılğının SSK"na tabi kısa süreli  çalışmalar dışında geçerli olduğunun tesbit istemine ilişkindir.
    Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan  Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan p. e. İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Ş. Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının  esas alınacağı  bildirilmiştir.  Bu kayıtların  tarımda  kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi  olduğu ortadadır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının davalı Kurumca  1.2.1986 tarihi itibariyle resen tarım Bağ-Kur  sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, davacının 14.10. 2002  tarihinde tarımsal faaliyetine son  verdiğini beyan ederek  terk bildirgesi  verdiği ve  muhtarlıkça tanzim edilen 16.10.2002  tarihli  tutanakta davacının önceden babası ile birlikte çiftçilik yaptığının  ancak otuz yıldır  çiftçilik  yapmayıp inşaatlarda  çalışarak geçimini sağladığının yazıldığı,  bunun üzerine davalı Kurumca  sigortalılığının  başlangıç  tarihinden itibaren iptal edildiği, davacının zirai arazisinin bulunmadığı, ziraat odası ve  kooperatif kaydının olmadığı, zirai kredi kullanmadığı yargılama sırasında zabıtaca yapılan araştırmada davacının 1986-2002 yılları  arasında çiftçilik yaptığının, yaz aylarında  inşaatlarda çalıştığının tesbit edildiği, 1981 yılında 37 gün,  1982 yılında  119 gün 1989 yılında  4  gün, 1997 yılında 37 gün 506 sayılı Yasa"ya  tabi sigortalı çalışmasının  bulunduğu, köy muhtarının mahkemede tanık olarak  verdiği  beyanında davacının yaz aylarında  çalışmak için  İstanbul"a  gittiğini,  tarlalarına buğday, arpa ektiğini hayvan beslediğini,  diğer tanığında davacının  yeşil kart alabilmek için  sigortalılığını iptal ettirdiğini  bildirdiği  anlaşılmaktadır. 
    Bu tür sigortalılık  tesbitine yönelik davaların kamu düzenini  ilgilendiriği ve  bu nedenle özel bir dularlılık ve özenle yürütülmesi icap ettiği  Dairemizin giderek Yargıtay"ın içtihadları gereğidir.  Mahkemece sigortalılığın zorunlu, kişiye bağlı  devredilemez bir  hak olduğu  ve bu tür davaların  kamu düzenini ilgilendirdiği  gözetilerek soruşturma resen  yapılmalı  ve   gerekirse   genişletilerek deliller resen  toplanmalıdır.  Davacının 2926 sayılı Yasa  gereğince davalı  Kurumca yapılmış  geçerli  bir tescili bulunmamakta   ayrıca  muhtarlıkça düzenlenen tutanakların ve muhtar beyanının da birbiriyle çeliştiği görülmektedir. 
    Yapılacak iş davacıya  1.2.1986 tarihinden sonra varsa ürün sattığı  kişi veya kuruluşları açıklattırmak,  bu kişi veya kuruluşlardan ürün satışına ilişkin  belgeleri getirtmek,  ürün  bedelinden  prim kesintisi yapılmasına ilişkin Bakanlar   Kurulu Kararının çıkışından sonraki tarihlerde ürün bedelinden prim  kesintisi yapılıp  yapılmadığını  sormak yapılmış  ise  belgelerini  getirtmek, 1.2.1986 tarihinden  itibaren  köy ihtiyar  heyeti  üyeleri, çiftçi  malları  koruma  bekçiliği görevini  yapan kişiler tesbit  edilerek  tanık olarak beyanlarına  başvurmak tüm deliller  birarada değerlendirilerek çıkacak sonuca göre bir karar vermektir.
    Mahkemece bu maddi ve  hukuki  olgular   gözetilmeksizin eksik  inceleme ve araştırma sonucu  istemin tümden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi