Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6166
Karar No: 2021/8870
Karar Tarihi: 22.09.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/6166 Esas 2021/8870 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/6166 E.  ,  2021/8870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; çiftçilik yaptığını, davalı kooperatife müracaat ederek tarlalarına ekmek üzere karpuz fidesi satın almak istediğini bildirdiğini, davalı kooperatifin anlaşmalı olduğu diğer davalı şirketten 28252 stok nolu Grow Fide Crimson Tide F1+Ferro Karpuz fidesi aşılı/150 lik Viyol tipi 22.000 adet karpuz fidesi satın aldığını, davalı kooperatif tarafından 13/05/2011 tarih 0084204 nolu fatura ile KDV dahil 22.000 TL bedelli fatura kesildiğini, bütün tedbirleri ve şartları en iyi şekilde yerine getirerek bu fideleri tarlaya diktiğini, ancak fidelerin kuruduğunu, diğer çiftçiler ile Bucak Ziraat İlçe Müdürlüğüne müracaat ederek durum hakkında rapor istediğini, ziraat mühendislerince yapılan inceleme sonucunda hazırlanan 24/05/2011 tarihli raporda; fidelerin tarlaya uygun koşullarda dikildiği, dikim hatasının olmadığı, fidelerin anaç kısmında hastalık olmadığı, ancak kalem kısmında ise kuruma olduğunun gözlemlendiğinin tespit edildiği, hatta tarlasına dikim yapmayan çiftçilerin de aldığı fidelerde yapılan incelemede aşı noktasının hemen üst kısımlarında erime görüldüğünün ve kurumanın bu erimeden kaynaklandığının bildirildiği, bu rapor üzerine BATEM’e müracaat edildiğini, BATEM"in verdiği 30/05/2011 tarih ve 184 örnek nolu raporda; fidelerin analizi sonucunda, bakteriyel meyve lekesi hastalığı (Acidovorax Avenae) tespit edildiğini, bunun üzerine Bucak Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/89 Değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunulduğunu, alınan bilirkişi raporu ile mahsule kadar ürün yetiştirilememesi sonucunda zararının 66.453,75 TL olacağının belirlendiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, uğradığı zararı olan 40.000 TL’nin tespit tarihi olan

    26/05/2011 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsil olarak davalılardan tahsilini istemiş; tazminat talebinin açıklanmasının istenilmesi üzerine sunduğu 25/03/2013 tarihli dilekçede; satın alınan 22.000 adet fide için KDV dahil 22.000 TL’lik fatura düzenlendiği, fidelerin tamamının kuruması nedeniyle bu bedelin fide zararı olarak talep edildiğini, ayrıca delil tespiti dosyasında muhtemel zarar miktarının 66.453,75 TL olarak belirlendiği 22.000 TL fide bedelinin tenzilinden sonra bakiye 44.453,75 TL muhtemel zarardan şimdilik 18.000 TL"nin talep edildiğini bildirmiş, yargılama sırasında alınan 11/12/2017 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 27/06/2018 tarihli ıslah dava değerini 68.467,50 TL’ye ıslah etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafın temyizi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 07/05/2015 tarihli ve 2014/23455 Esas 2015/14709 Karar sayılı kararıyla; yargılama aşamasında hazırlanan ve hükme esas alınan bu raporlar ile tespit raporunun çeliştiği, ayrıca bu raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 57.903 TL zararın 40.000 TL’sinin dava tarihi olan 29/09/2011 tarihinden, 17.903 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 27/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1- Davacı, davalı şirketin üreticisi, diğer davalının satıcısı olduğu fidelerden satın alarak ektiğini, ancak fidelerin kısa süre içerisinde tamamına yakınının ölmesi nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek, zararın tazmini amacıyla eldeki davayı açmıştır.
    Dava konusu fidelerde görülen hastalığın, aşılamadan kaynaklandığının tespiti amacıyla 26/05/2011 tarihinde yaptırılan delil tespiti dosyasındaki raporda; tarlaya karpuz fidesi ekilmesi halinde toplam net 120.825 TL gelir elde edileceği, fidelerin kuruması nedeniyle söküldükten sonra yerine kapya biber dikilmesi halinde elde edilecek gelirin net 54.371,25 TL olacağı, bu halde davacının muhtemel zararının 66.453,75 TL olacağı belirtilmiştir. Söz konusu rapora karşı davalı şirket tarafından sunulan dilekçede, fidelerde hastalık bulunmadığı, ayrıca sökülen fidelerin yerine yeni fidelerin dikilip dikilmediğinin de araştırılması gerektiği belirtilerek itiraz edilmiştir. Yargılama sırasında, mahkemece davacının tazminat talebinin açıklattırılması yönündeki ara kararı üzerine, davacı delil tespiti ile belirlenen muhtemel zarar miktarı 66.453,75 TL’den 22.000 TL fide bedelinin tenzilinden sonra kalan 44.453,75 TL’den şimdilik 18.000 TL’nin muhtemel zarar olarak talep edildiğini bildirmiş, dinlenen tanık beyanlarından sökülen karpuz fideleri yerine yeniden karpuz fidesi dikildiği, kabya biber dikilmediği, buna göre de zarar isteminde bulunamayacağı savunulmuştur. Bozma kararı doğrultusunda dosyaya kazandırılan ve hükme esas alınan 10/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda; karpuz üretiminin sonlandırılmasıyla davacının zararının 57.903 TL olduğu hesaplanmış, karpuz üretimi sonlandırıldıktan sonra yerine yeniden karpuz vs. dikildiğine dair dosyaya bilgi sunulmaması nedeniyle bu konuda hesaplama yapılmadığı belirtilmiştir. Mahkemece uyulan bozma kararında da değinildiği üzere, davalıların tespit raporuna yönelik bu yöndeki itirazı üzerinde durulmadığı; buna göre mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gereğinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca mahkemece; davacının gerçek zararının tespiti bakımından gerekli inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ve davalı şirkete iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi