MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, icra takibine konu toplam 15.000 TL. bedelli iki adet senedin davalının müvekkili adına bankadan çekip verdiği kredi miktarını müvekkilinin yerine davalının ödemiş olması nedeniyle verildiğini, ancak müvekkilinden 8.010,00 TL. alacağı olduğu halde bu miktarın üzerinde almış olduğu iki adet senedi takibe koyduğunu ileri sürerek müvekkilinin icra takibinde 6.990,00 TL.den borçlu bulunmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine konu her iki senedin farklı borçlardan kaynaklandığını, davacının müvekkiline 8.010,00 TL. borcundan başka 7.000 TL.lik borcu daha olduğunu ve 7.000 TL. bedelli senedin bu borç karşılığında verildiğini ileri sürerek davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve dinlenen tanık beyanlarına göre; davalı alacaklının 07/04/2011 tarihli sorgulama tutanağında "ben icradan kurtulmak için tarlamı satıp banka avukatına toplam 8.010 TL verdim 4-5 taksit ... yatırdığından ben de 8.010 TL yatırınca borcumu kapattım, bundan sonra ..."e kendisinin yüzünden mağdur olduğumu bana borçlu olduğunu söyledim ve senet talep ettim. Bana 8.000 TL lik ve 7.000 TL lik iki ayrı senet düzenleyip verdi" şeklindeki beyanı uyarınca davacının davalıya toplamda 8.010 TL borçlu olduğu, davalının fazladan 15.000 TL lik senedi takibe koyduğu ve davacının davalıya 6.990 TL üzerinden borçlu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının icra takip dosyasında 6.990,00 TL borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 09.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.