Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1502
Karar No: 2017/4189
Karar Tarihi: 16.05.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/1502 Esas 2017/4189 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/1502 E.  ,  2017/4189 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı kurumun sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    22.08.1984-30.07.1990 tarihleri arası 2.198 gün 1479 sayılı Yasanın geçici 18.madde hükmü kapsamında borçlanmayla elde edilmiş Bağ-Kur sigortalılığı, 14.05.2003-31.12.2003 tarihleri arası 227 gün 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalılığı ve 02.01.2004-15.05.2012 tarihleri arası 3.015 gün SSK’lı çalışmaları olmak üzere toplam 5.440 prim gün sayısı bulunan davacının, 01.01.2013 günlü tahsis başvurusu; 1479 sayılı Yasa kapsamındaki vergi borçlanma süresi, borçlanma bedelinin süresinde ödenmediği nedeniyle tümüyle geçersiz sayılıp reddi üzerine açılan iş bu davayla; yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti istenmiştir.
    Mahkemece, istem gibi davanın kabulüne karar verilmiş ise de, hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
    479 sayılı Kanun’un 26. maddesi sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemeyeceğini, aynı Kanunun 25. maddesi ise, yasal şartların gerçekleştiği tarihte sigortalılığın kendiliğinden başlayacağını hüküm altına almıştır. Öte yandan, yasakoyucu, 26. madde ile sigortalılara, 3 ay içinde Kuruma başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak yükümünü getirmiş, tescillerini yaptırmayanlar hakkında ise, Kurumca resen tescil işleminin yapılacağı emredici şekilde kurala bağlanmıştır.
    1479 sayılı Kanunda, 506 sayılı Kanun’un 79. maddesine paralel nitelikte bir düzenleme bulunmadığı için kural olarak hizmet tespiti davası açılmasının mümkün olmadığını dikkate alan yasa koyucu, sigortalılık niteliğini taşıdıkları hâlde Kuruma tescil edilmemiş kişilere zaman zaman tescil imkânı tanınmış ve ayrıca istek hâlinde primi ödenmek şartıyla geçmişteki çalışmaların değerlendirilmesi sağlanmıştır.
    Bu kapsamda, 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesi ile kayıt ve tescilsiz sigortalılara 04.10.2000 tarihinden itibaren yeniden tescil imkânı getirilmiş, ancak söz konusu Kanun Hükmünde Kararname Anayasa Mahkemesi’nce daha sonra iptal edilmiştir. 02.08.2003 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasaya eklenen geçici 18. maddesi, 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesindeki hükmü tekrarla sigortalılık niteliğini taşıdıkları hâlde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmayanlara yeni bir imkân getirmiştir. Geçici 18. maddesi; “Sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 04.10.2000 tarihinden itibaren başlar. Ancak, bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıkları, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.04.1982-04.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak 49. ve ek 15. maddelerine göre hesaplanacak prim borçlarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde, ödeme tarihinde bulundukları gelir basamağını yürürlükte olan prim tutarı üzerinden ödemek kaydıyla bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir” hükmünü getirmiştir.
    Somut olayda, 17.06.2003 tarihli borçlanma talebi üzerine 22.08.1984-30.07.1990 tarihleri arası 2.198 gün vergi süresine ilişkin olarak belirlenen borçlanma bedeli, 24.12.2003 tarihinde 3.646,42 TL olarak ödenmesi gerekirken, 3.130,00 TL olarak ödenmiştir. 516,42 TL’lik eksik ödeme nedeniyle borçlanma tümüyle geçersiz sayılmıştır.
    Şu halde yapılması gereken iş; Dairemizin yerleşmiş içtihatlarıyla da sabit olduğu üzere, kısmi borçlanmanın mümkün olduğu gözetilmek suretiyle, davacının 24.12.2003 tarihinde yaptığı ödemelerin karşılık geldiği süreler (ödeme tarihinde bulunulan gelir basamağının yürürlükteki prim tutarı üzerinden yapılacak hesaplamayla) davalı kurumdan sorularak belirlenmeli ( uyuşmazlık halinde bilirkişi raporu alınmalı) ve varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi