16. Hukuk Dairesi 2015/3381 E. , 2016/3975 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... çalışma alanında bulunan 203 ada 4 parsel sayılı 378.770,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla tesbit edilmiştir. Davacı ... vekili, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın bir bölümü hakkında dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 203 ada 4 parsel numaralı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişisi ..."un raporunda (A) harfi ile gösterdiği 17.395,16 metrekarelik kısmın aynı ada son parsel numarası verilerek davacı ... adına tapuya tespit ve tescili ile arta kalan 361.375,57 metrekarelik kısmında aynı ada aynı parsel numarası (203 ada 4 parsel) altında mera vasfı ile adına özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın mera parseli içerisinde kalsa da, ziraat bilirkişi raporunda belirtildiği üzere mera parselinden patika yol, ark, dere ve sırt ile ayrıldığı, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı süresinin tamamlandığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın 203 ada 4 parsel sayılı mera içerisinde bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı, mera bütünlüğünün bozulup bozulmadığı araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis karar, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, dava konusu 203 ada 4 mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı, davacının mera içerisinde talep ettiği taşınmaz bölümünün meranın bütünlüğünü bozup bozmadığı, meradan açma bir yer olup olmadığı araştırılmalı, mahkemenin, taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanaktan ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde HMK"nın 261. maddesi uyarınca yüzleştirilmek suretiyle aykırılık giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı ve taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, taşınmazların etrafında bulunan komşu taşınmazların kesinleşme durumları da nazara alınmalı, yapılan araştırma ve inceleme sonucu taşınmazın öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 11.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.