3. Hukuk Dairesi 2014/4474 E. , 2014/11769 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ÜNYE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/05/2013
NUMARASI: 2013/6-2013/306
Taraflar arasında görülen faydalı masraflardan kaynaklı alacağın tespiti/ecrimisil davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde davacının eşinin şehit olduğunu, davacının oğluna işe yerleşme hakkı verildiğini, davacının ise davalının oğlu lehine bu haktan vazgeçtiğini, karşılığında davalıya ait dairenin davacıya devredileceğinin kararlaştırıldığını, davacının davalının bilgisi dahilinde ve devre inanarak iyiniyetle faydalı/zorunlu harcamalar yaptığını, fazlaya ilişkin hakların saklı olduğunu belirterek 30.000.00 TL"nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, daha sonra sunduğu dilekçe ile açtığı alacak davasını tespit davasına ıslah etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anılan mahkeme kararı temyiz incelemesi sonucunda "...çoğun içinde az da vardır" kuralı gözetilerek mahkemece davacı isteminin içinde muhtesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteminin de bulunduğu kabul edilerek, ileride açılacak eda davasına delil teşkil etmek üzere, kararda davacı tarafından yapılan işler tek tek sayılarak davacı tarafından yapıldığının tespiti ile dava tarihinde taşınmazın davacı tarafından yapıldığı kabul edilen faydalı giderlerle birlikte gerçek değeri ile faydalı giderler dikkate alınmaksızın taşınmazın çıplak gerçek değerinin belirlenmesi, bu şekilde elde edilecek değerler arasındaki farklar birbirine oranlanarak bu oranın tespiti ile yetinilmesi gerekirken, doğrudan yapılan işler bedeli alacağın belirlenmesi de usul ve yasaya uygun görülmemiştir..." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı tarafın davacının davaya konu meskeni haksız olarak işgal ettiği iddiası ile açtığı ecrimisil davası ise bağlantı nedeni ile asıl dava ile birleştirilmiş ve mahkemece her iki davanın kısmen kabullerine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir .
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Medeni Yasanın 994/1.maddesinde; "İyiniyetli zilyet, geri vermeyi isteyen kimseden şey için yapmış olduğu zorunlu ve yararlı giderleri tazmin etmesini isteyebilir ve bu tazminat ödeninceye kadar şeyi geri vermekten kaçınabilir" düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda davaya konu daireye harcamalar yapan davacının bu dairenin devredileceği inancı ile iyiniyetle hareket ettiği, yeri inşaat halinden harcamalar yaparak oturulabilir hale getirdiği, her iki tarafın akrabası olan davacı tanıklarının davacı iddialarını doğruladıkları, davalı vekilinin 26/12/2011 tarihli dilekçesinde de davacı tanıklarının beyanlarına itibar edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece birleşen dava ile iyiniyetli zilyet bulunan davacı yandan talep edilen ecrimisil isteminin reddine karar verilmesi gerekir iken yasal olmayan gerekçeler ile bu davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş,kararın bu yönden davacı H.. C.. yararına bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.