20. Hukuk Dairesi 2016/2841 E. , 2016/5828 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... Asliye Hukuk ile ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapuda kayıt maliki olarak gözüken kişinin davacıların murisi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
... Asliye Hukuk Mahkemesince, davacılar ile hasım gösterilen ... Müdürlüğü ve ... arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı, ... Müdürlüğü ve ...nin dosyada sadece yasal hasım olarak yer aldığı, bu nedenle, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
... Sulh Hukuk Mahkemesi ise tespit talebinin mülkiyet hakkına dayandığı, HMK"nın 2. maddesi gereğince asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Somut olayda davacılar vekili, müvekkillerinin babaannesi olan muris ... (... kızı)"in ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 5098 ada 4 parsel sayılı taşınmazda 101/404 ve ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 5098 ada 11 parsel sayılı taşınmazda 57/199 hisse sahibi olduğunu, muris ..."in ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi Cilt No:... Hane No:..."de nüfusa kayıtlı ... ve ..."den olma 1887 doğumlu olduğunu ve 30/07/1927 tarihinde vefat ettiğini ve geriye mirasçı olarak davacıların kaldığını, muris Soyadı Kanunundan evvel vefat ettiği için, dava konusu her iki parsele ait tapu kaydında murisin baba adı yazmasına rağmen soyadının yazmadığını, davacıların murisin hisselerinin intikali için ... Müdürlüğüne müracaatlarının murisin soyadının tapuda yer almaması sebebiyle reddedildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazlarda hisse sahibi olan muris ..."in (... kızı) mirasçılarının davacılar olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla, mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1. maddesinde çekişmesiz yargının genel çerçevesi belirlenmiş, mümkün olduğunca çekişmesiz yargı işleri sayılarak belirtilmiştir. Ancak, bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir.
Bu tür davalarda hasım gösterilen ... Müdürlüğü (...) ile aralarında bir uyuşmazlık yoktur. ... Müdürlüğü (...) davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından sözedilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir.
Bu değerlendirmelere göre, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382. maddesi uyarınca bu tarihten sonra açılan tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davaları da çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki, 382. maddenin 2-ç/1 fıkrasında “Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup niteliği itibariyle tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarından başka bu tarife uyacak bir dava türü de bulunmamaktadır. Bu durumda, mülkiyet nakli ihtimali bulunmayan ve çekişmesiz yargı işi niteliğinde olan uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/05/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.