1. Ceza Dairesi 2013/289 E. , 2014/2124 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No: 1/B - 2012/137903
MAHKEMESİ : Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ ve NO : 13/03/2012, 2011/135 (E) ve 2012/73 (K)
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, tehdit, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mağdur-sanıklar M. ve K. U. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/06/2011 tarihli duruşmasında, şikayetçi olduklarını, davaya katılmak istediklerini bildirmiş olmaları karşısında, davaya katılma talepleriyle ilgili olarak herhangi bir karar verilmemiş olması usule aykırı ise de; Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 19/10/2010 tarih ve 2010/149- 205 sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp karara bağlanmayan katılma isteklerinin, temyiz incelemesi sırasında herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını gerektirmiyorsa, karara bağlanması mümkün olduğundan, 5271 sayılı CMK"nın 237/2 maddesi gereğince, suçtan zarar gören mağdur Mustafa"nın sanık K. U.hakkında silahla tehdit suçundan açılan kamu davasına, mağdur K. U.’.sanıklar M. ve M. C. hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından açılan kamu davasına katılmalarına karar verilerek yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar M. ve M. Ç. mağdur K. U. yönelik, sanık K. U.mağdurlar Mustafa ve M.Ç. yönelik eylemlerinin sübutu kabul, takdire ve bozma nedeni saklı kalmak koşulu ile sanıklar M. ve M. C.yönünden tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan-sanık M. müdafıinin sanık sıfatıyla meşru savunmaya, katılan sıfatıyla bir sebebe dayanmayan, sanık M. C. müdafıinin meşru savunmaya yönelen, katılan-sanık Koray Uğur müdafiinin sanık sıfatıyla yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay günü saat 21.00 sıralarında mağdur-sanık Koray Uğur ile arkadaşı Muharrem"in kardeş olan mağdur-sanıklar M. ve M. Ç. evinin bulunduğu yere geldikleri, M., M. Ç. abisi R. sorduğu, aralarında çıkan tartışmaya K. U. katılarak M. Ç. tokat ile vurması üzerine, M. Ç. çağırdığı M. gelerek K. U. tokat ile vurduğu, çıkan kavgaya çevredekilerin müdahale ettiği ve tarafları ayırdıkları, aynı gün saat 24.00 sıralarında K.U.kendisine ait araçla yanında arkadaşları M. ve E. olduğu halde M. ve M. Ç. evinin önüne gelerek M. çağırması üzerine M. ve M. Ç. geldikleri, aralarında çıkan tartışma sırasında K. U. tabanca çekerek M. ve M. Ç. doğrultması üzerine çıkan kavga sırasında M Ç. bıçak ile K. U. batın bölgesine bir kez vurarak ince bağırsakta yaralanmaya ve yaşamı tehlikeye sokan duruma neden olacak nitelikte yaraladığı, yaralanan K. U. aracına doğru giderken M. bıçak ile K. U. sol uyluk bölgesine üç kez vurarak basit tıbbi müdahale ile
giderilebilir nitelikte yaraladığı, K. U. aracında bir adet 9 mm çaplı fişeğin bulunduğu olayda;
A) Sanık M. Ç. mağdur K.U. yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden,
a) Sanık ile mağdur arasında öldürmeyi gerektiren husumet bulunmaması, hareketli kavga ortamında hayati bölgelerin hedef alındığını gösterir kesin ve yeterli kanıt bulunmaması, yaranın niteliği ve sayısı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın kasten yaralama suçundan temel cezanın sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenip cezalandırılması yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
b) Mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, 1/4 ile 3/4 oranları arasında cezadan indirim öngören TCK"nın 29. maddesinin uygulaması sırasında, cezadan alt ve üst sınırlar arasında makul bir indirim yapılması yerine, yazılı biçimde alt sınırdan indirim yapılarak fazla ceza tayini,
c) Kabule göre de;
a) Sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulurken teşebbüs nedeniyle belirlenen ceza üzerinden haksız tahrik nedeniyle indirim yapılması, daha sonra yaş küçüklüğüne ilişkin hükmün uygulanması yerine, yaş küçüklüğüne ilişkin hükmün, haksız tahrik hükmünden önce uygulanması,
bb) Sanığın suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış olması nedeniyle hakkında TCK’nın 53/4 maddesi gereğince aynı kanunun 53/1 maddesinin uygulanamayacağının düşünülmemesi,
B) Sanık M.l hakkında mağdur Koray Uğur"a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden,
a) Sanık hakkında eylemine uyan TCK"nın 86/2 maddesi yerine, aynı kanunun 86/1 maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
b) Mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, 1/4 ile 3/4 oranları arasında cezadan indirim öngören TCK"nın 29. maddesinin uygulaması sırasında, cezadan alt ve üst sınırlar arasında makul bir indirim yapılması yerine, yazılı biçimde alt sınırdan indirim yapılarak fazla ceza tayini,
C) Sanık K. U. hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hüküm yönünden,
Suça konu tabancanın ele geçirilememesi ve üzerinde inceleme yapılamaması bu nedenle 6136 sayılı Kanun kapsamında kalıp kalmadığının belirlenememesi, sanığın aracında bulunan bir adet 9 mm çaplı fişeğin ise 6136 sayılı Kanun kapsamında kaldığının anlaşılması karşısında, sanığın 6136 sayılı Kanunun 13/4 maddesi yerine, aynı kanunun 13/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi,
D) Sanık Koray Uğur hakkında mağdurlar M. ve M. Ç. yönelik silahla tehdit suçlarından kurulan hükümler yönünden,
a) Sanık hakkında mağdurlara yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçlarından TCK"nın 86/2-3-e, 35/2 maddeleri gereğince cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı halde, ek savunma verilmeden sanığın mağdurlara yönelik silahla tehdit suçlarından TCK"nın 106/2-a maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle CMK"nın 226. maddesine aykırı davranılması,
b) Kabule göre de;
Sanığın mağdurlara yönelik eyleminin silahla zincirleme tehdit suçunu oluşturduğu anlaşıldığı halde, sanığın TCK"nın 106/2-a, 43/1-2 maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi yerine, yazılı biçimde TCK"nın 106/2-a maddesi gereğince iki kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan-sanıklar M. ve K.U. ile sanık M. . müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 02.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.