Davacı,  Kurum işleminin iptaline, borcu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davalı Kurumca eksik işçilik bildirimi nedeniyle tahakkuk ettirilen ek prim ve gecikme zammının tahakkukuna ilişkin işlemin iptali istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyulması sonucu alınan bilirkişi raporuna dayanılarak işçilik oranının %6 olduğunun kabulü sonucu istemin  kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının Ankara-Beypazarı ilçesinde 21.5.1991 tarihinde 247,06 m2 konut alanı bulunan Tuğla Yığma Konut İnşaatını 28.2.2000 tarihinde bitirmiş Kurum müfettişince %9 işçilik oranı sonucu 216.308.880.-TL eksik işçilik bildiriminde bulunduğu tesbit edilerek 76.789.652.-TL prim ve 76.021.756.-TL gecikme zammı, olmak üzere toplam 152.811.408.-TL borç tahakkuk ettirildiği görülmektedir. Her nekadar mahallinde keşif yapılarak bilirkişilerce, "işin teknolojik yapısı, hacmi ve diğer özellikleri nazara alındığında işçilik oranının %6 olması gerektiği sonucuna varılmıştır" gerekçesi ile tahakkuk etmesi gereken ek prim miktarı 42.299.930.-TL ve gecikme zammı 41.876.930.-TL olarak belirlenmiş isede, %6 işçilik oranı yapılan işe uygun değildir. Mahkemece Sosyal Sigortalar Kurumunun asgari işçilik oranları ile ilgili 3.9.1999 tarih ve 16-192 Ek Genelgesinin 63.sırasında yığma bina inşaatından uygulanması gereken asgari işçilik oranının %9 olduğu nazara alınarak davacı tarafından eksik işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığı, tesbit edilerek bulunulmuş ise ek prim tahakkukunun hesaplanması sonucu, Kurumun tahakkuk ettirdiği miktar doğru ise davanın reddine,  fazla tahakkuk var ise çıkan sonucu göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ; Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 2.4.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.