
Esas No: 2017/2837
Karar No: 2020/3811
Karar Tarihi: 25.11.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/2837 Esas 2020/3811 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı borçlu ... ile müvekkil banka arasında kredi kartı üyelik sözleşmeleri bulunduğunu, borçlunun müvekkil bankadan ihtiyaç kredisi ve artı para kredisi kullandığını, borçlarını ödememesi üzerine takip yapıldığını, maaşına haciz konulduğunu, banka alacağının ikinci sıraya alındığını, birinci sıradaki davalı ...’in alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek, birinci sıradaki icra dosyasının sırasının iptali ile davacı banka alacağının birinci sıraya alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemenin 06.01.2016 tarihli ve 2014/649 E., 2016/3 K.sayılı ilamı ile görevsizlik kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 07.06.2016 tarihli ve 2016/3560 E., 2016/3454K sayılı ilamı ile maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın İİK"nın 140/1. maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemeyeceğinden yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi hatalı olduğu gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu bononun alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığı, davalıların başka delillerle de alacağı ispat etmesi gerektiği davalılar tarafından alacağın varlığını kanıtlar şekilde başkaca yeterli delil sunulmadığından davanın kabulü ile davalı ... tarafından Elbistan 1. İcra Müdürlüğünün 2013/3558 Esas sayılı dosyası ile açmış olduğu icra takibinin iptaline, davalı ... tarafından Elbistan 1. İcra Müdürlüğünün 2013/3558 Esas sayılı dosyasında tahsil edilmiş olan 10.840,60 TL"nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
İİK"nın 140/1. maddesinde İcra Müdürlüğünce hangi hallerde haciz sıra cetveli düzenleneceği belirtilmiştir. İİK"nın 355. maddesi uyarınca düzenlenen ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın İİK"nın 140/1. maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemez. Bu bakımdan, maaş hacizlerinde İİK"nın 142/1. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin uygulanması da mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece, davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TBK"nın 19.(818 sayılı BK"nın 18) maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabulü ile ispat yükü yönünden genel ilkelere uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, davanın tavsifinde yanılgıya düşülerek ve ispat yükü davalıya yüklenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Kabule göre de mahkemenin söz konusu maaş hacziyle ilgili sıralamayı iptal ile yetinmesi gerekirken, davalı takibinin iptali ile davalıya ayrılan payın davacı alacağına tahsis edilmesi de isabetsiz görüldüğünden usul ve yasaya aykırı hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.