16. Hukuk Dairesi 2015/5430 E. , 2016/4296 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında ... çalışma alanında bulunan ve tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 130 parsel sayılı 11.600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 113 ada 18 parsel numarasıyla ve 7.405,40 metrekare yüzölçümlü olarak; ... ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı bulunan eski 115 parsel sayılı 19.200 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 113 ada 19 parsel numarasıyla ve 19.341,50 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 122 parsel sayılı 14.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 113 ada 17 parsel numarasıyla ve 15.135,64 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 874 parsel sayılı 9.851 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 113 ada 20 parsel numarasıyla ve 12.973,02 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisi ve müştereklerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak Tapu ve Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açmıştır. Yargılama sırasında taşınmaza komşu parsel malikleri re"sen davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, eski 130 yeni 113 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Yasa"nın 22/A maddesi uyarınca yapılan kadastro işlemi sonucu oluşan miktarı uyarınca tapuya tesciline, davaya konu olmayan 113 ada 17, 19 ve 20 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro tutanak asıllarının ... Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, zeminde bulunan ve tesis kadastrosu tarihinde mevcut olan sabit nokta ve sınırlardan yararlanılarak yapılan teknik çalışmalarla, taşınmaz sınırlarının tek tek değerlendirmeye tabi tutulup ilk tesis kadastrosu sırasındaki gerçek fiili duruma ulaşılmaya çalışılarak, uygulama tutanağı ve uygulama kadastrosu haritaları üretilmesi faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı gibi, mülkiyet uyuşmazlıkları da uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamaz. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, harita ya da jeodezi mühendisi fen bilirkişisinin katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında çekişmeli taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı, bitki örtüsü, zeminde mevcut ağaçların yaşı gibi hususlar ile zeminin jeolojik yapısının değerlendirilmesine ihtiyaç duyulan hallerde uzman ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişi de keşif heyetine dahil edilmelidir. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, fotoğrafları çekilmeli, taraflar keşif sırasında hazır bulunmakta ise zeminde ortak sınır üzerinde uzlaşıp uzlaşmadıkları tespit edilip gerektiğinde imzaları ile beyanları tevsik edilmeli, uzlaşılan sınırlar ile iddia edilen sınırlar fen bilirkişisi tarafından haritasında işaretlenmeli, keşif sırasında hazır edilmeleri halinde ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişisinden, taşınmazlar arasında değişmeyen doğal ya da yapay sınırlar bulunup bulunmadığı, sınırlarda mevcut ağaçların yaşları gibi hususlarda bilgi alınmalı, fen bilirkişisinden denetime veri teşkil etmek üzere dosya içine getirtilen bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak uygulama kadastrosunu denetlemesi istenmelidir. Fen bilirkişisinden, tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda ve "ada raporu" ile "uygulama tutanağı ve haritasını" irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor ve haritalar alınmalıdır. Raporun denetime elverişli olması için fen bilirkişisinden, düzenleyeceği haritalardan iki tanesinde hava fotoğrafı üzerinde, iki tanesinde ise ortofoto (yoksa uydu fotoğrafı) üzerinde ilk tesis kadastrosu paftası ve uygulama kadastrosu paftasını çakıştırması istenmeli; çakıştırmaların birer tanesinin ada bazında değerlendirme yapmaya elverişli geniş ölçekli olması, diğerinin ise çekişmeli taşınmaz ve çevresini gösterir şekilde daha dar ölçekli olması istenmelidir. Fen bilirkişi haritasında, uygulama kadastrosunda yanlışlık varsa, infazı kabil bir hükme esas olmak üzere doğru sınırların nasıl olması gerektiği de gösterilmelidir. Açıklanan yönteme uygun inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Somut olayda; mahkemece yapılan uygulama yetersiz ve alınan rapor denetime elverişsiz olup çekişmeli taşınmazlara ait arazi kadastrosu sırasında düzenlenen hesap cetveli, tesis paftası ile tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilmemiş, fen bilirkişisinden yukarıda açıklanan şekilde rapor ve harita alınmamıştır. Ayrıca tesis hesap cetveli ve paftası getirtilmeden rapor düzenlendiğinden tesis yüzölçüm hesabında hata olup olmadığı da denetlenemediği gibi, bilirkişinin 03.11.2014 tarihli raporuna ekli krokide tesis ve uygulama paftaları çakıştırıldığında kayma olduğu görülmesine rağmen uyumsuzluğun nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı raporda tartışılmamış, tesis sırasında düzenlenen haritada zeminle uyumsuzluk bulunmakta ise farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı raporda açıklanmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm verilemez. Hal böyle olunca; mahkemece harita mühendisi sıfatına sahip önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu eliyle yukarıda belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.