MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece, tarafların bir çok kez evi terk edip gittikleri, erkeğin eşini müşterek çocuğun doğumunda ve sonrasında aramadığı, maddi destekte bulunmadığı, kadının en son ayrılırken eşine tokat attığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin daha ziyade kusurlu olduğu kabul edilerek erkeğin boşanma, kadının ise Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı tedbir nafakası davasının kabulüne karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, davalı-davacı kadının birden fazla kez evi terk ederek birlikte yaşamaktan kaçındığı, eşine tokat attığı, eline bıçak alarak eşini öldüreceğini söylediği davacı-davalı erkeğin ise, eşinin hamileliğiyle ve doğumuyla ilgilenmediği, eşi ve çocuğuna maddi destekte bulunmadığı, bu durumda boşanmaya neden olan olaylarda davalı-davacı kadının, erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Durum böyleyken, mahkemece davacı-davalı erkeğin daha ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı-davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.08.06.2016(Çrş.)
KARŞI OY YAZISI
Kadının eşini bıçakla tehdit olayı erkekten duyuma dayalı olup kusur belirlemesine esas alınamaz. Tarafların mahkemece kabul edilen kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Kadının bir kaç kez müşterek evi terketmesinden sonra tarafların bir araya geldikleri ve bu vakıanın erkek tarafından affedildiği anlaşılmaktadır. Kadının son eylemi eşine tokat atması ve evi terkederek birlik görevlerinden kaçınmasıdır. Bu sebeple hükmün kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden de onanması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun kusur, tazminatlar ve yoksulluk nafakasına yönelik bozma görüşüne katılmıyorum.