11. Hukuk Dairesi 2015/8558 E. , 2016/4154 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17.02.2015 tarih ve 2014/540-2015/117 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 12.04.2016 günü hazır bulunan asıl davada davalı ve birleşen davada davacı vekili Av. ... ile asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, davalı Şirket Yönetim Kurulu"nun 11.06.2012 tarih 2012/02 nolu kararı ile müvekkiline ait payların, şirketin büyük ortağı ..."a devredilmesine ve pay defterine tesciline karar verilmiş olduğunu, bu durumun 29/06/2012 tarihinde yapılan genel kurulda farkına varılarak, pay sahipleri cetveline ve toplantı tutanağına itiraz şerhi düşüldüğünü, söz konusu kararın TTK"nın 391"inci maddesine aykırı olup mutlak butlan ile batıl olduğunu ileri sürerek, 11/06/2012 tarih 2012/02 nolu yönetim kurulu kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine ve müvekkiline ait şirket paylarının şirket pay defterine eski hali ile tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davacı vekili, dava dışı ... . nezdinde sahibi olduğu 28/11/2007 tarihi itibarı ile 2.200.000,00 TL"lik sermayede 3.202,106 adede tekabül eden hisselerin devrinin yapılmadığını, devir bedelinin ödenmediğini, şirket nezdinde sehven davalı yan adına kayıtlı hisselerinin şirket kayıtlarının düzeltilmesi için dava açıldığını, davalının devir aldığı izlenimi yarattığı hisselerin devri için herhangi bir devir sözleşmesi bulunmadığını, devir için şirkete müracaat edilmediğini, devir bedellerinin ödenmediğini iddia ederek, 3.302,106 adet payın devrine ilişkin devir sözleşmesi bulunmadığının ve devir bedellerinin ödenmediğinin tespitini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davanın zamanaşımı, usul ve esas yönünden reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, ticari şirketlerde çıplak payın devrinin alacağın temliki hükümlerine ve yazılı şekle tabi olduğu, davacı ..."nin aldığı 3.302,106 adet pay için yazılı bir devir yapılmadığı, 23/06/2006 tarihli ..."nun hisselerini ..."a devrinde pay defterine geçerli bir pay devri sözleşmesine göre kayıt yapılmadığı, ..."da bu kişiden pay aldığı, sözlü olarak devrin kararlaştırıldığı, yönetim kurulu kararı alınmadan devirler pay defterine işlendiği, birleşen davanın davacısı olan ..."ın 3.302,106 adet payla ilgili 28/11/2007 tarihinden 15/05/2012 tarihine kadar alınan bir çok kararda sükut ettiği, tespit davasın da hukuki yararının bulunmadığı, davalı ... yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı vekili, birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davalı ile birleşen davada davacıdan alınarak asıl davada davacı-birleşen davada davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan ayrı ayrı alınmasına, 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.