Mahkemesi      : Mucur Asliye Hukuk ( İş) Mahkemesi
Tarih                : 27.04. 2006
No                    : 2005/207  2006/82  
                       
Davacı, 10.10.1984-05.09.1987 tarihleri arasında SSK."lı çalışmaları dışında kalan sürelerde tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı gerektirici nedenlere göre  davalı vekilinin  aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
Dava, nitelikçe, davacının 1.10.1984 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışmalar dışında 2926 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğunun  tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 10.10.1984-5.9.1987 tarihleri arasındaki toplam 273 günlük SSK’na tabi zorunlu sigortalılık çalışmaları dışlanarak 16 yıl 7 ay 28 gün 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olduğunun tesbitine karar verilmiştir. 
Gerçekten tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 506 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa"nın 36 ve 10. maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 506 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve SSK."lı çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, talepte bulunulması, doğrudan pirim yatırılması veya aynı Yasa"nın 36. maddasine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği dairemizin giderek Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Yapılan incelemede, davacının 3.10.1985 tarihli giriş bildirgesiyle 1.10.1984 tarihinde Kurum’a tarım Bağ Kur sigortalısı olarak resen kayıt ve tescil edildiği, ziraat odası  kaydının 1.1.1991 tarihinden beri devam ettiği, 3.10.1988 tarihinden itibaren Tarım Kredi kooperatifine üye olduğu, üzerine kayıtlı  birden fazla zirai arazinin bulunduğu, davacının 10.10.1984-31.12.1984 tarihleri arasında 54 gün, 14.9.1985-8.12.1985 tarihleri arasında 84 gün, 9.9.1986-15.12.1986 tarihleri arasında 96 gün ve 5.7.1987-1.11.1987 tarihleri arasında 39 gün 506 sayılı Yasa’ya tabi kısa süreli zorunlu sigortalı çalışmalarının bulunduğu görülmektedir.
Mahkemenin uyuşmazlık döneminde, kısa süreli SSK."na tabi zorunlu sigortalı çalışmaları dışında kalan sürelerde davacının tarımsal faaliyetinin devam ettigine dair ulaştığı sonuç doğru ise de kurulan hüküm hatalı olmuştur.
H..U.M.K. 389 maddesine göre hüküm fıkrasında verilen karar ile taraflara yüktelilen ve bahşedilen vazife ve haklar, hicbir şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde çok açık olarak yazılmalıdır.
Sigortalılık başlangıç tarihi ile sona erme tarihleri kişilerin sosyal güvenlik hukukundan doğan haklarının kullanılmasında doğrudan etkilidir. Mahkemece davacının SSK."na tabi çalışmaları dışlanarak, toplam 16 yıl 7 ay  28 gün  tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun  tespitine  karar verilmiş olup tespit edilen sigortalılık süresinin hangi tarihte başladığı ve ne zamana kadar devam ettiği açıkça belirtilmemiştir.   Hükmün ileride infazda  tereddüte mahal vermeyecek şekilde sigortalılık sürelerinin başlangıç ve bitiş tarihlerini gösterecek şekilde kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece  bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin  bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.