Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/9299
Karar No: 2007/7929

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/9299 Esas 2007/7929 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak davacının borçlanma işlemini yapabilmesi için ön koşul olan borçlanılabilecek yurtdışında geçen fiili çalışmanın varlığı kanıtlanamıyorsa, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmayacağından ve dava şartı yokluğundan reddine karar verilir. Mahkemece yapılacak iş, müzekkere yazılarak davacının yurtdışında geçen çalışmaları ile ilgili belgelerin ilgili ülkelerden getirtilmesi, borçlanılmak istenen hizmetin Türk işveren nezdinde Türk Sosyal Güvenlik Kurumları kapsamında geçip geçmediğinin tesbit edilmesi ve davacının çalışma sürelerinin saptanmasıdır. Bu sürelerle sınırlı olmak üzere davacının borçlandırma hakkından yararlandırılması gerektiği düşünülmektedir. Kararda geçen kanun maddeleri: 3201 sayılı Kanunun 3. ve devamı maddeleri, 4958 sayılı Yasa’nın 56. maddesi.
21. Hukuk Dairesi         2006/9299 E.  ,  2007/7929 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İstanbul 2.İş Mahkemesi
    Tarih : 10.05.2006
    No : 985-241

    Davacı, Kurum işleminin iptaliyle, başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının davalı Kurum’a borçlanma talebinde bulunduğu 13.11.2003 tarihinde 3201 sayılı Yasa’nın 3. maddesinde değişiklik yapan 4958 sayılı Yasa’nın 56. maddesinin yürürlükte bulunmasına göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
    2- Dava 01.01.1974-30.06.1978 tarihleri arasında Avusturya’da ve Almanya’da geçen çalışma süresinin 3201 sayılı Yasa uyarınca iki yıllık başvuru süresi aranmaksızın borçlanılabileceğinin tespiti aksi yöndeki davalı Kurum işleminin iptali ile davacının yurt dışında geçen 4 yıl 6 aylık süresinden emekli olması için yeterli olan 3 yıl 4 aylık süreye ilişkin borçlanma talebinin  kabulü,borçlanma miktarının tesbit edilerek ilk başvuru tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması ve yasal faizi ile ödenmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacının yurtdışında geçmiş olan çalışma sürelerini borçlanma talebini reddeden kurum işleminin iptaline ,borçlanma talebinin kabulüne ve yaşlılık aylığı bağlanması yolundaki istem hakkında  bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Davacının borçlanma işlemini yapabilmesi için ön koşul; borçlanılabilecek yurtdışında geçen fiili çalışmanın varlığıdır. Ancak böyle bir çalışmanın bulunması halinde davacının yurda kesin dönüş yaptıktan sonra iki yıl içinde davalı Kurum’a müracaat şartı aranmaksızın borçlanma yapabileceğinin tesbitine ilişkin davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu kabul edilebilinir. Davacı tarafça borçlanma işlemine esas alınabilecek nitelikte yurtdışında geçen bir çalışmanın varlığı kanıtlanamaz ise artık davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğundan söz edilemeyeceğinden ve açılan davanın dinlenme olanağı bulunmadığından, dava şartı yokluğundan reddine karar verilecektir. Diğer yandan davacı yurtdışı hizmet borçlanması talebini süre yönünden reddeden kurum işleminin iptaliyle davacının borçlanma talebinin kabulü istemi aynı zamanda dava konusu yurtdışında geçen süreleri borçlanabileceğinin tesbiti istemini de içermektedir. İstek hem işlemin iptalini hem de borçlanma yapabileceğinin tesbitini içerdiğine göre dava konusu sürelerde davacının yurt dışında çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılması, çalışmış ise bu hususun hiçbir duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması gerekir.
    Diğer yandan mahkeme hükmü davayı esastan çözümleyen, taraflar arasındaki uyuşmazlığı sona erdiren nihai karardır. Hüküm ile taraflar arasında uyuşmazlık esastan sona erer ve hüküm kesinleşince artık o uyuşmazlık hakkında aynı taraflar arasında yeri bir dava açılamaz. Taraflar arasında uyuşmazlık bir dava ile mahkeme önüne getirildikten sonra artık kamu yararı alanına girmiş demektir. Davanın çabuk  basit ve ucuz biçimde görülmesinde tarafların olduğu kadar toplumun (kamunun) da yararı vardır. Çabukluk, basitlik ve ucuzluk ilkesi bir Anayasa İlkesi haline getirilmiştir. Anayasanın 141/sonuncu fıkrası H.U.M.K.nun 77. maddesi gereğince hakim ihtilafı mümkün olduğu kadar  çabuk  düzenli ve en az masrafla sonuçlandırmakla yükümlüdür.
    Somut olayda mahkemece davacının yurda kesin dönüş yaptıktan sonra iki yıl içinde müracaat etme koşulu aranmaksızın borçlanmak için her zaman müracaatta bulunabileceğinin kabulüyle davanın sonuçlandırılıp, ihtilafın bir bölümünün çözülüp diğer bölümü ile ilgili araştırma ve inceleme yapılıp karar verilmeksizin yeni bir dava açılmasına sebebiyet verecek şekilde hüküm kurulması Anayasamızda ifadesini bulan çabukluk, basitlik ve ucuzluk ilkesi ile de bağdaşmamaktadır.
    Yurt dışında çalışan Türk Vatandaşlarının  bu çalışmalarının değerlendirilmesi  ve buna bağlı  olarak sosyal güvenlik  haklarından  yararlandırılmaları amacıyla  kendilerine borçlanma  hakkı tanınmıştır. 3201 sayılı Yasa, yabancı ülkede  ve yabancı sigorta kurumuna tabi  olan işverenler nezdinde  geçen ve  Türk Sigorta Kurumları kapsamı  dışında kalan hizmetlerin değerlendirilmesini  düzenlemektedir.  Daha  açık bir anlatımla  T.C. Emekli sandığına, Sosyal Sigortalar Kurumuna, Bağ-Kur’a 506 sayılı Yasa"nın geçici 20. maddesine  göre kurulan sandıklara, prim keserek  ve karşılık ödenmiş sürelerin 3201 sayılı Yasa  gereğince borçlanılması  olanaksızdır.Bu nedenle öncelikle borçlanılmak istenilen  yurt dışında geçmiş olan hizmetin 3201 sayılı yasa gereği aranan işverenler yanında geçip geçmediği araştırılarak sonuca varılmalıdır.
    Yapılan incelemede davacının yurtdışı çalışması ile ilgili olarak herhangibir belge bulunmadığı görülmektedir.
    Mahkemece yapılacak iş; her iki ülke ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmesi bulunduğundan davalı SSK."na müzekkere yazılarak davacının bu ülkelerde geçen çalışmaları ile ilgili belgelerin ilgili ülkelerden getirtilmesini sağlamak borçlanılmak  istenen hizmetin Türk işveren nezdinde Türk  Sosyal Güvenlik Kurumları  kapsamında geçip geçmediğini  tesbit etmek davacının çalışma sürelerinin kuşku duyulmayacak  biçimde saptanması  halinde bu sürelerle sınırlı olmak üzere 3201 sayılı Kanunun 3. ve devamı maddeleri gereği  borçlandırma hakkından yararlandırılması gerektiği düşünülmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde   karar verilmesi isabetsizdir.
    O halde, davalı Kurum’un bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 10.05.2007  gününde oybirliğiyle karar verildi



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi