Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6976
Karar No: 2017/6301
Karar Tarihi: 09.11.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/6976 Esas 2017/6301 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/6976 E.  ,  2017/6301 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    DAVALILAR : ... V.D.
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davacı ... bakımından davanın açılmamış sayılmasına ve davacı ... yönünden ise davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili ve davacı ... tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, duruşma isteği dava değeri yönünden reddedilerek, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve miras payı oranında tescil istemine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ..."ın, ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki çekişme konusu 2 nolu bağımsız bölümünü 02.03.2007 tarihinde, ... ada ... sayılı parseldeki dava konusu 12 nolu bağımsız bölümünü ise 14.06.2006 tarihinde davalı ..."e satış suretiyle devrettiğini, davalı ..."in ise dava konusu 12 nolu bağımsız bölümdeki payını kızı olan diğer davalı ..."e temlik ettiğini, anılan temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek davalılar adına olan kayıtların iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalılar, davacıların mirasbırakanı ..."in 1990 yılında felç olduğunu ve ..."e kendilerinin baktığını, dava konusu bağımsız bölümlerdeki dava dışı paydaşların da rızası alınarak devrin yapıldığını, murisin mal kaçırma kastı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davayı takip etmeyen davacı ... bakımından davanın açılmamış sayılmasına ve davacı ... yönünden ise muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ..."in ... ada ... sayılı parsedeki 2 nolu bağımsız bölüm ve 4910 ada 5 sayılı parseldeki 12 nolu bağımsız bölümün ½ payında davalı ... ile elbirliği halinde malik oldukları 2 nolu bağımsız bölümdeki payınınçıplak mülkiyetini 02.03.2007 tarihinde, 12 nolu bağımsız bölümdeki payının tamamını 14.06.2006 tarihinde davalı ..."e satış suretiyle devrettiği, aşamada davalı ..."in dava konusu 12 nolu bağımsız bölümde dava dışı kişelerden de pay satın alarak tam malik olduğu ve anılan taşınmazı 02.03.2007 tarihinde diğer davalı kızı ..."e satış suretiyle devrettiği, mirasbırakan ..."in 04.12.2007 tarihinde öldüğü ve geriye davacı yeğenleri ... ... ile dava dışı kardeşleri ... ... ... "ın kaldıkları, davalı ..."in mirasbırakanın kardeşi ..."nin eşi olduğu anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, her ne kadar davacı taraf aşamada yolsuz tescil hukuksal nedenine dayanmış ise de bu hususa dava dilekçesinde dayanmadığına ve usulüne uygun ıslah da bulunmadığına göre bu konuda bir inceleme yapılmamıştır.
    Bilindiği üzere, Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; davalılardan ..."in dava konusu taşınmazların elbirliği halinde maliklerinden olduğu, davacıların mirasbırakanı ... ... nedeniyle irsen paydaş olduğu dava konusu 12 nolu bağımsız bölümdeki tüm paydaşların paylarını davalı ..."e satış suretiyle devrettikleri, mirasbırakan ..."in davacılardan mal kaçırmasını gerektirir bir nedenin ortaya konulamadığı ve dava konusu temliklerin mal kaçırma amacıyla yapıldığı hususunun da kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, açıklanan bu durum karşısında davacı ..."ın temyiz itirazları yerinde değildir, reddine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi