Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8617
Karar No: 2016/4350
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8617 Esas 2016/4350 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/8617 E.  ,  2016/4350 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/12/2014 tarih ve 2014/416-2014/593 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 19.04.2016 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ... ile asıl ve birleşen davada davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, davalı şirketle 16/02/2004 tarihinde acentelik sözleşmesi akdedildiğini, acente tarafından tahsil edilen primlerin davacı şirkete ödenmemiş olması nedeniyle davalı şirket ile 18/03/2009 tarihinde borç ödeme protokolü imzalandığını, davalı acentenin bu protokol tahtında o tarihte toplam 1.110.755,59 TL borcu ödemeyi beyan, kabul ve taahhüt ettiğini, protokol uyarınca bir kısım ödeme taahhütlerini yerine getiren davalı acentenin borcunun dava tarihi itibariyle 534.255 TL"ye indiğini, borçların ödenmemesi üzerine 17/09/2010 tarihli 13120 yevmiye nolu ihtarnameyle acentelik sözleşmesinin feshedildiğini, bu borcun tahsili amacıyla dava konusu olan icra dosyaları ile ipoteklerin paraya çevrilmesi yolu ile takiplere girişildiğini, ancak davalıların borca itiraz ettiklerini, itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalılar tarafından yapılan itirazların iptali ile takiplerin devamına, %40"dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, şirket dışındaki müvekkilleri yönünden borçlu sıfatıyla takip yapılamayacağını, asıl borçlu müvekkili acente ile davacı ... şirketi arasında kesinleşmiş bir borç olmadığından 3. şahısa yapılan yasaya uygun hesap özeti muacceliyet ihbarın da bulunmadığını, mutabakatnamede yer alan borcun davalı şirket tarafından ödendiğini savunarak davaların reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirket ile davalı şirket arasında 16/02/2004 tarihli acentelik sözleşmesi akdedildiği, davalı şirketin kestiği poliçeler sebebiyle davacıya olan borcunu ödeyememesi üzerine taraflar arasında 18/03/2009 tarihli borç ödeme protokolünün düzenlendiği, bu protokole göre davalı acente şirketin davacıya 01/03/2009 tarihine kadar tanzim ettiği poliçelerden kaynaklanan borç bakiyesinin 1.110.755,59 TL olarak belirlendiği, protokolde bu borcun ödenmesi konusunda ödeme planı yapıldığı, davalılardan ..."in bu protokolün müşterek ve müteselsil borçlu sıfatıyla imzaladığı, davacı vekilinin gerek asıl davaya ilişkin dava dilekçesinde ve gerekse birleşen davaya ilişkin dava dilekçesinde alacakların dayanağı olarak protokolün gösterildiği, bilirkişi raporuna göre 01/03/2009 tarihi itibariyle protokolde belirlenen 1.110.755,59 TL borca karşılık davalı acente tarafından 1.112.541,09 TL ödeme yapıldığının tespit edildiği, her ne kadar davalı acentenin davacıya 30/09/2010 tarihi itibariyle 529.513,32 TL borcu olduğu tespit edilmişse de, bu borcun protokol tarihinden sonra taraflar arasındaki acentelik ilişkisinden kaynaklandığı, asıl dava ve birleşen davanın konusu her iki takibin nedeninin protokole dayalı borç olduğu, davacı tarafın dava dilekçesinin kapsamı dışında kalan protokolden sonra oluşan alacağına ilişkin ayrıca talepte bulunma hakkının mümkün olduğu, birleşen dava yönünden ... sadece ipotek veren durumunda olduğundan daha evvel borç tutarı belirlenip ..."e bildirilip borç tutarı kesinleştirilmediği, davalı ... aleyhine girişilen icra takibinin bu yönden de yasaya uygun olmadığı gerekçeleri ile asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve ipotek veren durumunda olan davalı ... yönünden borç tutarı belirlenip bunun kesinleştirilmediği yönündeki mahkeme gerekçesi yerinde değil ise de, asıl borçlu yönünden dava konusu mutabakatnameye dayalı bir borç bulunmadığının tespit edilmiş olması nedeniyle ipotek veren bu davalı yönünden de bu gerekçe ile davanın reddinin gerekmesine göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin her bir yandan alınarak yek diğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 3,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi