Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/21404
Karar No: 2007/8525
Karar Tarihi: 24.05.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/21404 Esas 2007/8525 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir. Bakırköy 1. İş Mahkemesi, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, temyiz isteği üzerine yapılan incelemede, verilen kararın HUMK'nun 381 ve 388. maddelerine aykırı olduğu ve davalıların sair temyiz itirazları hariç reddedilmesi gerektiği hükmedilmiştir. Ayrıca, işverenin iş mevzuatının gösterdiği biçimde kusuru saptanıp işçi sağlığı ve iş güvenliği yönünden yapması gereken eylemler belirlenmeden kişisel kusur ve sorumluluk açıkça ortaya konulmadan kusur dağılımı yapılamayacağı belirtilmiştir. Bu nedenlerle, karar BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu madde 73.
21. Hukuk Dairesi         2006/21404 E.  ,  2007/8525 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  Bakırköy 1.İş Mahkemesi
    Tarih               :  13.11.2006
    No                   :  560-1721  

    Davacı   iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere  göre, davalıların aşağıdaki  bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının  reddi gerekir.
    2-Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa, tefhim edilen kısa kararda davalılar “müştereken ve müteselsilen” sorumlu tutuldukları halde gerekçeli kararda hangi davalının tazminattan sorumlu olduğu açıklanmaksızın tazminatın “davalıdan tahsiline” karar verildiği böylece, kısa karara aykırı olarak gerekçeli karar oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Bu şekilde verilen karar HUMK’nun 381 ve 388.maddelerine aykırı olup yok hükmündedir. Öte yandan konuyla ilgili 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır.
    3-Zararlandırıcı olaya maruz kalan işçi, olay günü işyerinde, hallaç makinesinin bakımını yaparken montunun kolunu dişliye kaptırarak sağ kolu dirsek üstünden yaralanmış ve %82 oranında sürekli işgöremezliğe uğramıştır.
    İnsan yaşamının kutsallığı  çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve işgüvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanununun 73.maddesinin açık buyruğudur.
    20.3.2006 günlü bilirkişi raporunda; işveren T. T. San. Ve Tic.A.Ş’nin %80, kazalı işçinin ise % 20 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş olmasına karşın davalı Z.T. ’ün olayda sorumluluğunun bulunup bulunmadığı değerlendirilmemiştir.
    Ceza Mahkemesinde dava mahkumiyetle sonuçlanmamış ve bu alanda Hukuk Mahkemesini bağlayıcı ve kesin yargı durumunu alan bir durum oluşmamıştır.
    Mahkemece hükme dayanak alınan kusur bilirkişi raporunda işverenin İş Kanunu ve iş mevzuatının gösterdiği biçimde kusuru saptanıp işçi sağlığı ve iş güvenliği yönünden yapması gereken eylemler belirlendikten sonra ayrıca kişisel kusur ve sorumluluk açıkça ortaya  konmadan   kusur  dağılımı   yapılamaz.  Bu gibi durumlarda, işveren dışındaki kişiler
    yönünden bu kişilerin, açık ve somut olarak iş mevzuatına aykırı ve kişisel kusurları ortaya konmadan sorumluluklarına gidilemez. Davalılardan şirket yetkilisi  Z.T. ’ün  sorumluluğunun, kabulü için gerekli koşulların olayda gerçekleşip gerçekleşmediği  araştırılıp bilirkişilerden ek rapor alınarak ortaya konmadan tazminat ile sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalıların  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine 24.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi